Yenişehir Mahalleme Dokunma İnsiyatifi bugün hayatını kaybeden mahallenin Ünal Amcası için bir basın açıklaması yaptı.
Açıklama şöyle:
“Yenişehir Mahalleme Dokunma İnisiyatifi içerisinde, geçmiş yaşı ve sağlık sorunlarına rağmen elden geldiğince sokaklara inen Rasiha Nene’mizden sonra, Ünal Amca’mızı kaybettik.
O ülkemizin yetiştirdiği önemli bir bürokrat ve uluslararası başarılara imza atmış bir ekonomistti. Ülkemizde ekonominin doğru yönetilmesi için yaptığı öneriler, ya yarım yamalak uygulanacak, ya da uygulanmasına müsaade edilmeyecekti.
Çünkü Kuzey Kıbrıs’ta ganimet ve talan üzerine kurulmuş, kara para ekonomik sisteminin hüküm sürdüğü, adam ve taraftar kayırmacılığıyla ayakta duran bir “sözde ekonomik işleyiş” vardı. Bu nedenle kara para aklamaya karşı kurulan uluslararası kuruluşlar da ülkemizden kovulacaktı. Etik olmayan ama kendilerine göre yasal olarak adlandırdıkları bir sistemden ötürü. Kara paranın önü kesilirse ekonomi nasıl işleyecekti? Nereden para bulacaklardı? Avantaları nereden yiyeceklerdi?
Sevgili Ünal Amca, son dönemde senin de hastalığının ilerlemesi nedeniyle Mahallemizdeki gelişmeleri sana aktaramadık.
Öncelikle, söz konusu İTEM yasası kapsamında olan devlet malının eski bir bakanın yakınlarına anayasaya aykırı bir şekilde peşkeş çekilmesine göz yuman, mahallemize ne altyapı ne de sayı olarak kaldıramayacağı bir nüfusun getirilmesine ve özlediğimiz sakin hayatın kalabalıklaştırılmasına karşı mücadelemizde söz konusu yeri kamuya açık park yapma sözü veren bürokratlarımız, bazı bakanlarla konuştuktan sonra projeden vazgeçtiklerini belirttiler. Ama emin ol, seçim zamanı yaklaştığında gelip biz saf mahalleliye aynı sözü vermekten çekinmeyeceklerdir.
Bu arada boş durulmamış, bazı avukat ve simsarlar tarafından söz konusu arazinin Güney’deki sahipleri bulunmuş ve yurt yapmak isteyen şirket tarafından satın alınması için söz konusu mal için “Mal Tanzim Komisyonuna” müracaat edilmiştir. Söz konusu dosyanın işlemlerinin bugünlerde neticelendirileceği bilgisi halk arasında söylenmektedir.
Doğruluktan / dürüstlükten / yasallıktan yana olduklarını söyleyen, kapışariden şikâyet eden, eski dönemin muhalefet, daha sonraları iktidar olan parti liderleri maalesef söz konusu arazinin anayasaya aykırı olarak, kamu yararı gütmeyen bir amaç için arazinin bir şirkete kiralanmasına ses çıkarmamışlardır. Özellikle son dönemlerde görüşme taleplerimize, özelden ve resmi yollardan gönderdiğimiz yazılarımıza da hiçbir şekilde cevap vermemişlerdir.
Kısaca, zamana oynanmış, olay hasıraltı edilmiş durumdadır. Şimdi de çıkarmaya çalıştığımız sese vatan, millet, sakarya tarzı “ne yani siz bu malların Türkleştirilmesine karşı mı çıkıyorsunuz? diye yorum yapmaktadırlar. Hele bazı parti liderleri, konu ile ilgili gazetecilerin sordukları sorulara lafebeliği / demagoji yaparak / konuyu esasından soyutlayarak -gazeteciler de aslında konuyu tam anlamıyle bilmedikleri için- peşkeşi yasal ve etik gösteren açıklamalar yapmaktadırlar. Halkımızın önemli bir kısmının olan bitenin farkında olduğunu bilmemiz bizim için bir tesellidir.
Sevgili Ünal amca. Bu mücadeleye seninle, annelerimiz, nenelerimiz, teyzelerimiz, amcalarımız, çocuklarımızla beraber omuz omuza girdik. Bu mücadeleyi kaybedecek olsak da en azından “biz toplumsal sorumluluğumuz ve kültürel yapımızın korunması” adına bir şeyler yapmaya çalıştık diyeceğiz. Temiz bir kalbimiz, açık bir alnımız var. Işıklar içinde uyu, güzel anıların sevdiklerinle olsun.”