Yenişehir’de, Şehit Biray Mustafa Sokak’ta, Serdar Denktaş’ın kızı ve oğluna yurt yapımı için peşkeş çekilen devlete ait araziyle ilgili bölge halkının direnişi sürüyor.
“Yenişehir Mahalleme Dokunma İnisiyatifi” altında örgütlenen ve hukuki süreci başlatmak için hazırlıklarını tamamlamaya çalışan bölge halkı, “Ekmeğini, hellimini al gel” diyerek yurt yapılmak istenen arazide renkli bir buluşma/eylem gerçekleştirdi.
Eyleme Bağımsızlık Yolu’nun yanı sıra, Baraka Kültür Merkezi, Mağusa İnisiyatifi, Girne İnisiyatifi, Templos/Zeytinlik Koruma İnisiyatifi gibi örgütlerin de katılarak destek verdiği görülürken, bölge halkı, muhalefet döneminde katılmadık eylem bırakmayan partilerin hükümet ortağı oldukları bu dönemde böylesi bir eyleme herhangi bir temsilci dahi göndermemesine tepki gösterdi.
Anıl: “Bu Halk, Dünün Muhalefeti, Bugünün İdarecisi Olup da Kendi Sözlerinin Arkasında Durmayanları Affetmeyecek”
Yenişehir Mahalleme Dokunma İnisiyatifi adına açıklama yapan Engin Anıl, CTP Genel Başkanı ve Başbakan Tufan Erhürman, HP Genel Başkanı, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay ve TDP’li Çalışma Bakanı Zeki Çeler’in Serdar Denktaş’ın “etik değil ama yasal” işleriyle ilgili yalnızca aylar önce yaptıkları açıklamaları hatırlattı.
Anıl, düne kadar Denktaş’ın icraatlarına ve çarpık yapılaşmaya karşı muhalefet edenlerin, bugün hükümet ortakları olan Denktaş’ın çocuklarına peşkeş çekilen bir devlet arazisi ve bölgedeki sosyal yaşamı tamamen değiştirecek yurt inşaatıyla ilgili sessiz kaldığını ifade ederek, “bu halk, dünün muhalefeti, bugünün idarecisi olup da kendi sözlerinin arkasında durmayanları affetmeyecek” dedi.
Eyleme katılıp destek veren Girne İnisiyatifi, Mağusa İnisiyatifi, Templos/Zeytinlik Koruma İnisiyatifi, Baraka Kültür ve Bağımsızlık Yolu temsilcileri de basına açıklamalarda bulundu.
Şansal: “Plansız Yurt Yapımı, Hem Bölgelilerin Çevre/İnsan Haklarının, Hem de Öğrencilerin Eğitim Haklarının Gaspıdır”
Eylemde açıklama yapan Baraka Aktivisti Nazen Şansal, “Buraya dayanışmaya geldik. Bugün aslında sermaye çok güzel bir şey yaptı. Bizleri Girne’den Mağusa’dan lefkoşanın çeşitli örgütlerinden kişileri bir araya getirdi” diyerek sözlerine başladı.
Şansal, çevrenin bir insan hakkı olduğuna, mahalle halkı ve dayanışmaya gelenlerin aslında en temel insan hakkını savunduğuna dikkat çekti.
“Kamu yararı deyip yurt yapmaya veya ülkenin çeşitli yerlerinde yurt yapmaya çalışıyorlar. Oysa plansız yapılan yurt ve üniversiteler sadece mahalleliye değil öğrencilerin de eğitim hakkını gasp etmektedir” diyen Şansal, bu bölgeye yapılacak yurdun, hem bölgedeki mevcut sosyal yaşantıyı bitireceği, hem de bölgenin altyapısının yurtdışından gelen öğrencilerin sosyal ihtiyaçlarını karşılayamayacağından öğrencilerin de haklarının gasp edilmiş olacağını ifade etti.
İnşaatın “kamu yararı” kılıfına sokularak yapılmak istendiğini ifade eden Şansal, “Burada görülen ve kesilmek istenen ağaçlar en önemli “kamu yararı”dır” dedi.
Şansal, “Bugün buraya yurt yapılması yasal mıdır gibi tartışmalar dönüyor ama ilginç olan şudur ki bir zamanlar mahalle direnişlerinin yanında yer alanlar, şu anda bu kararı veren hükümetin bir parçasıdırlar ve buraya destek vermiyorlar. Ancak biz birleşmeye ve dayanışmaya devam edeceğiz ve buraya yurt yaptırmayacağız!” ifadelerini kullandı.
Paşa: “Yurt Sevgisi Vatan Millet Bayrak Muhabbeti Değil, Yaşadığımız Alanlara Sahip Çıkmaktır”
Templos/Zeytinlik Koruma İnisiyatifi adına konuşan Halil Paşa ise, 2 yıl önce kendilerinin de aynı süreci yaşadıklarını, Zeytinlik’te yapılmak istenin de yurt inşaatı olduğunu hatırlattı. Bugün “mahalleme dokunma” denildiği gibi, kendilerinin de “köyüme dokunma” dediklerini ifade eden Paşa, uzun soluklu ve çetrefilli bir mücadelenin sonunda kendilerine güvenerek kazandıklarını söyledi.
Mahallesini seven, anıları olan insanların yurt sevgisi olduğunu belirten Paşa, memleketi sevmenin “vatan millet bayrak” muhabbeti yapmak değil, yaşam alanlarına sahip çıkmak ve savunmak olduğuna dikkat çekti.
Paşa, “Templos kazandı, Yenişehir de kazanacak” dedi.
Rahvancıoğlu: “Halkın Vicdanında Reddedilen Bir İcraat Ne Yasal Ne de Meşru Değildir”
Eylemde konuşan Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Münür Rahvancıoğlu ise, bugün burada yaşananların yarın herkesin mahallesinde yaşanacağını, çünkü sermayenin kar isteğinin asla durmayacağını ifade etti.
“Burada kaç insanın yaşadığı, kaç yaşında insanların yaşadığı onların umurunda değil” diyen Rahvancıoğlu, “O yüzden bugün burada yaşanan, yarın sizin mahallenizde yaşanacak olanın örneğidir. Bunu durduramazsak, yarın başka bir yerdeki durdurmak için bir araya gelmek zorunda kalacağız. Eninde sonunda nefes almak isteyen, güneşi görmek isteyen, ağacın gölgesini görmek isteyen tüm insanlar bir araya gelmek zorunda kalacaklar. O yüzden gelin bugün burada birleşelim, bunu durduralım!” ifadelerini kullandı.
Olaya tepki göstermek yerine “Yasal mı değil mi” tartışmaları yapanlara da değinen Rahvancıoğlu, “halkın vicdanında kabul görmeyen, halkın vicdanında reddedilen hiçbir “yasa” bizim gözümüzde meşru değildir” diyerek, bugün hükümet ortağı olan bazı partilerin geçmişte söyledikleri sözün ve izledikleri tavrın arkasında durmaya çağırdı. Rahvancıoğlu, “aksi halde halkın vicdanında mahkum olacaklarını kendilerine bütün samimiyetimizle iletiyoruz. Biz direnen halkla birlikte olacağız, onları da buraya davet ediyoruz” dedi.