Tıp-İş Başkanı Ahmet Varış, Lefkoşa Devlet Hastanesi’nin pandemi hastanesi ilan edilmesinin büyük bir hata olduğunu ve bu hatadan bir an önce dönülmesi çağrısında bulundu.
Bir programda açıklamalarda bulunan Varış, Lefkoşa Devlet Hastanesi’ni ‘Pandemi Hastanesi’ yapılması kararının kamusal sağlık hizmetlerini durma noktasına getirdiğini, hastanın hekime hekimin de hastaya ulaşmasında sorun yaşandığını ve Covid-19 dışındaki diğer hastaları kaybetme korkusu yaşadıklarını söyledi.
Ahmet Varış Covid-19 ile ilgili de idarenin şu anda kısmi radikal tedbirler aldığını, tedavi ve yoğun bakımlarla ilgili gereken alt yapı hazırlıklarının tamamlanmasına odaklanılması gerektiğini söyledi.
Ahmet Varış, yoğun bakım altyapılarının tamamlanmadığını söyleyerek yeterince hızlı davranılmadığı uyarısında bulundu.
-Sağlığın başkenti Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi, Pandemi hastanesi yapıldı. Büyük hata yapıldı!
-Hasta hekime, hekim hastaya ulaşamıyor!
-Kamusal sağlık hizmetleri durma noktasına gelmiştir!
-Hastalarımızı kaybetmekten korkuyoruz!
-Pandemi hastanesi için neresi bulunacaksa ya da neresi Pandemi hastanesine çevrilecekse, bir an önce harekete geçilmeli!
-Salgın kısa sürede atlatılmayacak!
-Sağlık sistemimiz henüz bir salgına hazır değil!
-Yoğun bakım altyapıları hazır değil!
-Nüfusumuzu bilmiyoruz, öngörüde bulunamıyoruz!
-Açılma başlandığı andan itibaren, nüfusun %60-70’ine bu virüs geçecek!
-Kıbrıs Türk Hekimleri olarak, solunum cihazı için hasta seçer noktaya gelmek istemiyoruz!
-Sağlık sistemimiz ne zaman hazır olursa, ancak o zaman yavaş yavaş açılma sürecine gidilebilir!
Tıp-İş Başkanı Ahmet Varış, Mayıs TV’de canlı yayına katılarak önemli uyarılarda bulundu. Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nin pandemi hastanesi yapılmasına en başından beri karşı olduklarını hatırlatan Varış, yapılan hatadan bir an önce vazgeçilmesi çağrısında bulundu.
Pandemi hastanesi nereye yapılacaksa ya da neresi yapılacaksa bir an önce karar verilerek harekete geçilmesi gerektiğini söyleyen Ahmet Varış, “Covid-19 dışındaki diğer hastaları kaybetmekten korkuyoruz”dedi.
Damla Dabis Özel’in sorularını yanıtlayan Tıp-iş Başkanı Ahmet Varış ” Hasta hekime H ekim hastaya ulaşamıyor ” diyerek acilen bu hatadan dönülmesi çağrısında bulundu.
“Sağlığın Başkenti Pandemi Hastanesi Yapıldı”
Tıp-İş Başkanı Ahmet Varış’ın Mayıs TV’de yaptığı açıklama şöyle:
“Hükümet en son pandemi hastanesi yapılması gereken yeri en başta pandemi hastanesi ilan etti. Sağlığın başkenti olan hastanede bunu başlattı. Diğer kamusal sağlık hizmetlerinin nasıl yürütüleceğini organize etmeden bunu yaptı. En büyük hata zaten en başta yapıldı. Bu hastanenin fonksiyonel yapısı geriye kalan diğer kamu ve özel hastanelerin toplamından daha fazla hizmet kapasitesine sahiptir. Hasta Hekimine Hekim hastasına ulaşmada sorun yaşıyor. Bu sorun giderek büyüyecek. 500 yatak kapasiteli hastaneyi 40-45 yatak kapasiteli hastaneye sığdırmaya çalışıyoruz. Corona salgını aylarca sürerse diğer hastalar da kontrollerini yaptırıp tedavilerini sürdürmek zorunda. Bu 10-15 günlük bir süreç olmayacaktır! Bir an önce uygun bir yer bulunarak pandemi hastanesi yapılmalı. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi 3 günde eski haline dönebilir. Doğru dezenfeksiyonla 3 günde eski haline getirebiliriz. Türkiye’de önce özel hastaneler ve vakıf hastaneleri pandemi hastanesine çevrilmişti. İlerleyen süreçte kamuya geçildi. Bizde ise en son pandemi hastanesi yapılması gereken yer en başta yapıldı.”
“Hastaları Kaybetmekten Korkuyoruz”
“Diyaliz merkezi giriş çıkışı ayrı yerde olsa da hastalar Covid alırım endişesi ile Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne gelmiyor. Biz bu hastalarımızın bir kısmını ileride kaybetme korkusu yaşıyoruz. Thalassaemia Merkezi de aynı şekilde! Thalassaemia Merkezi ve Kan Bankası hastaneden tamamen ayrı bir yerleşkede fakat insanlar buna rağmen kan bağışı için gelmiyor. Bunun gibi çok örnek verebilirim ve tüm bunlar bizi korkutuyor. Diğer kamusal sağlık hizmetleri ile ilgili sorun yaşamaktan ve hastalarımızı kaybetmekten korkuyoruz.”
“Sağlık Sistemi Henüz Bir Salgına Hazır Değil”
“Covid-19 ile ilgili de nispeten koruyucu kısmi radikal tedbirler alındı fakat tedavi edici boyuta ve yoğun bakıma kadar bir bütün olarak sağlık sisteminin hazırlanması gerekir. Bu noktada yeterince hazır değiliz. Sağlık sistemimiz henüz bir salgın hastalığa karşı hazır değil ve büyük sorunlar yaşayacağımızı düşünüyoruz. Vaka sayısındaki artışa karşı yeterli miktarda ilaçların hazır bulunması ve yoğun bakımların altyapılarının tamamlanması gerekir. Yoğun bakım altyapıları henüz hazır değil. Açılma başladığı dönemde toplumun yüzde 60-70’inin bu hastalığı geçireceği beklenmektedir. Bunların %1’lik kısmı hastalığı yoğun bakıma ihtiyaç duyar şekilde geçirebilir. Yoğun bakımlarla ilgili gereken altyapı hazırlıkları henüz tamamlanmadı. Olması gereken hızda ilerlemiyor. Bugün çok hızlı artış olmayabilir ama yarın böyle olacak diye bir öngörüde bulunamayız. Şu anda kamuda elimizde toplam 40 civarında mekanik ventilatör (solunum cihazı) var. Lefkoşa devlet hastanesinde kurulmuş hazır cihaz sayısı 12 adettir. Diğer bölgelerde altyapı tamamlandıktan sonra cihazlar yerleştirilecektir. 50 cihaz daha gelecektir. Bunların hiç biri hibe değildir. Bunlar dışında AB hibe olarak 80 cihaz alıyor. Sonuç olarak Nisan ayı sonuna kadar altyapıyı tam anlamıyla düzenleyebilirsek 100- 120 civarında bir cihaza sahip olabileceğiz.”
“Nüfusu Bilmiyoruz, Öngörüde Bulunamıyoruz”
“Şu an corona ile ilgili ciddi patlamalar yaşamadık ama nüfusumuzu bilmiyoruz! Yaş ortalamasını tam anlamıyla bilmiyoruz! Kronik hastalıkları bilmiyoruz! Koruyucu tedbirler elden bırakıldığı zaman ile ilgili bir öngörüde bulunamıyoruz. Hangi oranda enfeksiyonla karşılaşacağımız çok net değildir ve en kötü senaryolara karşı hazır olmak zorundayız.
Sağlık sistemi en kötü senaryoya karşı hazır hale getirilmek zorunda.Yoğun bakımların altyapıları tamamlanmak zorunda. Hala hazır değiliz!”
“Hasta Seçmek Zorunda Kalmak İstemiyoruz”
“Ocak ayından beri uyarıları yapıyoruz .İtalya ispanya kısmen İngiltere önümüzdeki en kötü örnekler. Sağlık sistemi hazır hale getirilmediği için hekimler elinde yeteri sayıda cihaz bulunmadığından yaş gibi belirli faktörler ışığında bazı hastaları cihazdan ayırıp başkalarına takmak zorunda kalmıştır. Biz Kıbrıs Türk hekimleri olarak o noktaya gelmek istemiyoruz. İdarenin daha hızlı bir şekilde sağlık sisteminin altyapısını tamamlayıp gereken açılımları öyle yapması gerektiğini düşünüyoruz. Böyle bir noktada dahi risk gruplarını yine izole tutmak bir süre de böyle devam ettikten sonraki süreçte hayatımızı normal şartlara getirmemiz gerekir. Sağlık sistemimizi olası kötü senaryolara hazırlıklı hale getirdikten sonra bu aşamalara geçilebilir. Şu an o noktada değiliz!”