Tarihimizde Bugün: Cypfruvex Direnişi

ADL Bellek

37 yıl önce bugün, ülkemizde devrimciler açısından önemli bir tarih olan 12 Şubat 1979’daki Cypfruvex grevini yeniden anımsıyoruz.

12 Şubat 1979’da Mağusa ve Omorfo’da bulunan Cypfruvex fabrikalarında gerçekleşen grevlerde, 2 bini aşkın işçi 4 gün boyunca direnmişti.

Grevler,  toplu iş görüşmelerinde ortaya çıkan anlaşmazlık üzerine başlatılır. Cypfruvex işçileri, ETİ işçilerine tanınan hakların kendilerine de tanınmasını isterken, işveren bu taleplerini görüşmeyi reddeder.

Grevle birlikte baskılar da başlar. İşçiler henüz ilk günden işten çıkarılmakla tehdit edilirken, grevin ikinci günü Omorfo’daki işçiler polisin saldırısına maruz kalır. Birçok işçinin yaralandığı polis saldırısına rağmen direniş kırılmaz ve grev sürer. Mağusa’da ise polis şiddeti aralarında hamile kadınların da olduğu işçileri yerlerde sürükleyecek boyuta ulaşırken, aralarında Halk-Der üyesi devrimci işçilerin de olduğu bir gurup işçi tutuklanır. Baskılara rağmen grev ve direniş devam eder, ve tam da bu noktada Cypfruvex grevi, Kıbrıslı Türk devrimci hareketinin tarihine önemli bir not düşer.

Artan saldırılar karşısında grev ateşleri ile işçilerin grev yerlerinde geceyi geçirmesi, ve işyeri işgallerinin başlaması ile, Cypfruvex grevi 1974 sonrası için ilklerle dolu, ve devrimciler için tarihi bir greve dönüşür. Cypfruvex işçileri Tarım-Sen’e bağlı olmasına rağmen, grevlerde Halk-Der üyesi devrimciler grevin sürükleyicisi durumundadır.

Öte yandan Cypfruvex grevi, dayanışma anlamında da tarihimizde önemli bir yol göstericidir. ETİ paketleme fabrikalarındaki işçiler Cypfruvex işçilerine desteklerini göstermek için dayanışma grevi başlatır. Böylesi bir dayanışma hem devrimci mücadele için, hem de patronlar için yeni bir olgudur ve yönetenleri çılgına çevirir.

15 Şubat tarihinde polis elektrikli coplar ve -itfaiyenin yardımı ile- tazyikli su kullanarak işçilere saldırır. Birçok işçi hastanelik olmuştur fakat grev çadırı tamir edilir ve direniş sürmektedir.

Artan kamuoyu desteği üzerine işveren işçilerin tüm isteklerini kabul etmek zorunda kalır.

Cypfruvex grevi, tüm polis şiddeti ve baskılara karşın, kadın-erkek işçilerin birlikte ortaya koyduğu direniş, yaratıcı grev yöntemleri, ETİ işçilerinin Cypfruvex işçileri ile göstermiş olduğu dayanışma ve kazanılan zaferle birlikte, Kıbrıs’ın kuzeyinde bir ilktir.

Direnen örgütlü bir halkın sonunda kazanacağını bizlere ve halk düşmanlarına gösteren, emek mücadelesi tarihimizin bu şanlı grevini, 37 yıl sonra bir kez daha selamlıyoruz.

 

Kaynak:
Kıbrıslı Türk Devrimci Hareketi/Halk-Der, Münür Rahvancıoğlu, 2009. S. 149-151