Türkiye’den Kıbrıs’a su taşınması amacıyla inşa edilen ve “Asrın Projesi” olarak lanse edilen Su Temin Projesi kapsamında Mersin’deki Dragon Çayı üzerine inşa edilen Alaköprü Barajı’nın yarattığı kirlilik ve çevre felaketi nedeniyle Anamur halkı bugün bir eylem yaparak yetkililere çağrı yaptı.
Bugün Mersin Çevre Derneği (MERÇED)’in çağrısıyla bir araya gelen ve basın açıklaması yaparak duruma tepki gösteren Anamurlular baraj nedeniyle çaya daha az su verilerek balık ölümlerine ve kirli suya bağlı hastalıklar yaşanmasına neden olunduğunu belirtti. Çevre köylerin de destek verdiği eylemde Anamurlular, “Suyumuzu geri istiyoruz”, “Lağım kokusu değil, çiçek kokusu istiyoruz”, “Dragon’da balık avlamak istiyoruz” ve “Can suyumu zehirleme, doğayı koru” yazılı dövizler taşıdılar. Bugüne kadar yapılan tüm girişimlere rağmen bir sonuç alamadıklarını belirten Anamur halkı bugün gerçekleştirilen eylem ile yetkililere “Suyun kirlenmesine son verilmesini ve suyun yöre halkına geri verilmesi” çağrısında bulundu.
Anamur halkı adına MERÇED Anamur Temsilciliği’nden Avukat Seyda Afyoncu tarafından yapılan açıklama şöyle:
“Kurda kuşa, börtü böceğe, kelebeğe, arıya ev sahipliği yapan sazlık alanlar da yok olup gitmiş; artık kuruyan çayın yatağı, birkaç çobanın keçisine, koyununa otlak olmuştur. Bu konuyla ilgili olarak yetkililere halkımızca yapılan tüm şikâyetler sonuçsuz kalmış ve bugüne değin sorunun çözümüne dair tek bir adım atılmadığı gibi, hiçbir yetkili tarafından yeterli ve inandırıcı bir açıklama dahi yapılmamıştır. Ne yazık ki HES’lerin ve baraj gölünün zararlı etkilerinin en bariz sonuçlarından biri olarak artık yağmur yağmaz olmuş ve yer altı suları deniz suyundan beslenir hale gelerek tuzlanmıştır. Tuzlu yer altı suyu nedeniyle geçici çözüm olarak tarlasına toprak dökemeyen çiftçilerimiz, ürün kaldıramaz hale gelmiştir. Son günlerde küresel olarak da ısıttığımız doğa ana bize şakır şakır yağan yağmurların yerine, gök gürültüsüne eşlik eden şimşek görseli ile ardından gelen üç beş yağmur damlası sunmaya başlamıştır. Yani, Sayın DSİ müdürümüzün ‘Yağmurlar yağıp, barajdaki su çoğalınca, çaydan yayılan kötü koku geçecektir’ şeklindeki öngörüsü bir türlü gerçekleşememiştir. Anamurlunun tüm karşı duruşuna rağmen, sözde Kıbrıs’a su verme amacıyla ‘yüzyılın projesi’ ya da ‘rüya proje’ diye reklamı yapılarak 2015 yılında görkemli bir törenle açılışı yapılan Alaköprü Barajı ve HES projesi, Anamur halkının kâbusu olmuştur. Söz konusu rüya proje ne yazık ki Kıbrıs’a da yaramamış ve bir dönem bazı anlaşmazlıklar nedeniyle, Dragon Çayı’nın suyu, Kıbrıs’a şırıl şırıl akacağı yerde, harıl harıl Akdeniz’e akıtılmıştır. Sonuçta ise, Anamur halkı yağmursuz ve susuz kalmış, topraklarını sulayamamış, çayını tuzlu su ile demlemeye başlamıştır. Medeniyet söylemiyle sevimli kılınmaya çalışılan Kıbrıs’a su verme projesi, bu suyun asıl sahibi olan Anamur halkını susuz ve medeniyetsiz bırakmıştır. Burada HES’lerin ve suyun beton barajlara, borulara hapsedilmesinin zararlarını tekrar etmeyeceğiz. Çünkü hepimiz bu zararların etkilerini yaşayıp gördük, yetkililerce acilen önlem alınmazsa daha da yaşayıp göreceğiz. Eğer ki yetkililerin sorumsuz ve duyarsız tavırları bu şekilde sürerse, gelecek yıl, bu yıldan da kötü olacak ve Anamur halkı olarak susuzluğa dair daha ciddi sorunlar yaşayacağız. Yaklaşık bir yıldır maruz kaldığımız koku, bize göre, Dragon Çayı yatağına, halkı isyan ettirmeyecek ölçüde verilen sözde can suyu eşliğinde bırakılan deşarj atıklarından kaynaklıdır. Bu nedenle, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, DSİ ve MESKİ başta olmak üzere tüm yetkilileri göreve davet ediyoruz. Suyumuzu kirleten etkenleri önce ortadan kaldırıp temizleyin, sonra bize geri verin. Aksi durumda Dragon Çayı’nı kirleten, suyunu içindeki canlılarla birlikte yok eden etkenlere karşı tüm hak arama yollarını kullanacağımızı buradan herkese duyuruyoruz. Dragon Çayı’nın suyu öncelikle bize, yani suyun sahibi olan Anamur halkına aittir. Hiç kimse bizleri su hakkının savunmasından geri bırakamayacaktır.”