Herkesin bildiği gibi geçtiğimiz hafta av sezonu açıldı. Bu sayede binlerce kişi spor yapmaya başlamış ve sağlıklı yaşamı seçmişlerdir. Peki bu spor dalının içeriği nedir, gelin hep beraber bakalım: Öncelikle bu spor dalı tamamıyla öldürme üzerine kurulu bir spor. 2000’li yılların başında başlayan inşaat patlaması tüm hızıyla devam ederken maalesef doğa yıkımını da beraberinde getiriyor. Çarpık ve plansız yapılaşma doğada yaşayan hayvanların yaşam alanlarını kısıtlayıp özgürlüklerini ellerinden alan bir biçimde ilerliyor ve hız kesmeden devam ediyor. İşte avcılık da, zaten yaşam alanları gittikçe daralan canlıların işlerini daha da zorlaştıralım diyen yetkililerce ve binlerce vatandaş tarafından, spor adı altında düzenlenen av sezonlarıyla tam bir katliama dönüşüyor. Kayıtlı binlerce avcı olduğunu düşünürsek, her hafta doğadan binlerce yaşam eksiliyor demektir.
Avcılarımız bu sporu yaparken neler yapıyor peki ? Mesela tavşan, keklik, karga, cigla, serçe, fassa, güvercin, saksağan gibi zaten zor şartlarda yaşayan hayvanları spor diye öldürüyorlar. Bu da yetmezmiş gibi avcı arkadaşlarımızın bazıları yanlarında götürdükleri köpeklerini silahtan korktuğu veya iyi av bulamadığı için vuruyor, vurduğu yerde bırakıyor veya asarak öldürüyor… Yine de merak etmeyin bunların hepsi sağlıklı yaşam için yapılan bir spor sonuçta. Peki bu avcı arkadaşlarımız sadece hayvan mı vuruyor? Tabii ki hayır. Yol kenarlarındaki yön tabelaları, bilgi verici levhalar ve hatta ava kapalı bölge tabelalarını bile vuruyor sporcularımız.
Bunların yanında, “biz bilinçli avcıyız, yani bilinçli sporcularız,sadece sezonunda öldürüyoruz” diyenler vardır. Bir de bunların dışında olan kaçak sporcular var, bütün yıl hız kesmeyen,tuzaklarla yakalanan hayvanları pazarlayanlar gibi. Peki bu sporcular sadece doğaya ve levhalara mı zarar veriyor? Elbette hayır. Çiftçimizin binbir emekle ve maliyetle ektiği ekinlerin içinde off-road yapan sporcularımız emeğe ne kadar saygılı olduklarını da gözler önüne sermektedir.
Devletimiz ise bu spor dalından gayet iyi vergi aldığı için bu sporu engellemek yerine destekliyor. Nasıl mı? Üretim çiftliklerinde ürettikleri tavşan, keklik gibi hayvanları doğaya salıyor. Böylece, vurulacak hayvan sayısı arttırılmış oluyor ki sporcularımız öldürecek bir şey kalmadı diye yakınıp devlete yıllık ruhsat parasını vermekten vazgeçmesin. Bu sporcu arkadaşlarımızın niyeti gerçekten spor yapmaksa, doğada herkes gibi bir şey öldürmeden köpekleriyle birlikte gezebilirler. Üstelik birbirlerini vurma riski de olmaz ki emin olun bundan daha çok keyif alınabilir.
Öldürmek yerine yaşatmayı, tüketmek yerine üretmeyi seçelim.
Turan Dereboylu
Bağımsızlık Yolu Omorfo Mali Sorumlusu