Mağusa’da 1 işçinin hayatını kaybettiği iş cinayetinin ardından, özel sektörde emek sömürüsü ve iş cinayetlerinin önüne geçmek için sendikal örgütlenmenin şart olduğuna dair birçok sendikadan açıklamalar geldi, özel sektörde sendikalaşmanın önünü açacak yasal çalışmaların yapılması çağrısında bulunuldu.
KTÖS: “Sendikasız çalıştırılmanın yasaklanacağı yasal bir düzenleme, CTP’nin boynunun borcudur.”
Ülkemizde özellikle özel sektörde, çalışanların örgütlenmediği, örgütlenmesinin engellendiği veya sarı sendikalara yönlendirildiği her alanda emek sömürüsü devam etmekte, çalışanların iş güvencesi patronun inisiyatifine bırakılmakta, çalışma koşulları insanca bir yaşam içermemektedir.
Bu koşullarda iş cinayetlerinin önlenemeyeceği, emeğin sömürüsünün önüne geçilemeyeceği, emekçilere iş güvencesi sağlanamayacağı açık ve nettir. Sendikasız çalıştırılmanın yasaklanacağı yasal bir düzenleme, iş cinayetlerine sebebiyet verenlerin yargılanacağı adil bir sistem, emek sömürüsünün önüne geçebilecek örgütlü bir yaşam, iş güvencesinin sağlanacağı güvenli çalışma ortamları toplumsal bir taleptir. Bu talepleri gerçekleştirmek emeğin partisi olduğunu iddia eden CTP ve küçük ortağının boynunun borcudur.
DEV-İŞ: “Özel sektör çalışanlarının sendikalaşmasının önündeki engeller kaldırılmalı”
Son yıllarda Neo Liberal politikaların dayattığı sendikasız, güvencesiz, kuralsız ve uzun çalışma süreleri iş cinayetlerinin asıl ve temel nedenidir.
Sınıf sendikacılığı temelinde mücadelelerini yürüten DEV-İŞ iş cinayetlerinin ve kazalarının önlenmesinin, özel sektör çalışanlarının sendikalaşmasının önündeki engellerin kaldırılması ile mümkün olacağına inanmaktadır. Bunun da yolu iş verenlere teşvik uygulamaktan değil, sektörel bazda toplu iş sözleşmelerinin imzalanacağı yapısal bir düzenleme ile olur! Aksi durum sendikaların ve emekçilerin en demokratik hakları olan sendikalaşma hakkının sulandırılmasıdır.
Çünkü sendika yoksa ölüm var, çünkü sendika yoksa cinayet var, çünkü sendika yoksa sakat kalmak var, çünkü sendika yoksa kuralsızlık ve güvencesizlik vardır, çünkü sendika yoksa kölelik şartlarında çalışma var.
GÜÇ-SEN: “Acil bir şekilde özel sektör emekçilerinin örgütlenebilmesi için koşullar yaratılmalı”
Özellikle özel sektörde çalışan emekçiler, sendikasız bir çalışma yaşamı sürmenin her türlü acı örneğini bizzat tecrübe ediyorlar. Buna rağmen sermaye ve hükümet işçileri çeşitli şekillerde birbirleri ile karşı karşıya getirerek yarattığı mağduriyeti örtme peşinde. Yaratılan yapay ayrımlarla bölünen çalışanlar birbirine düşman kılınırken patronlar emekçilerin yaşamını istedikleri şekilde belirleyebiliyorlar.
Acil bir şekilde özel sektör emekçilerinin örgütlenebilmesi için koşullar yaratılmalı ve bütün emekçiler yasal güvenceye kavuşturulmalıdır. Emekçilerin yaşam koşullarını iyileştirecek yegane araç kendilerinin temsiliyetini sağlayacak sendikalardır. Bu şekilde işçiler yaşadıkları sorunları bizzat dile getirebilecek ve çözümü için mücadele edebileceklerdir. Sendika emniyet kemeridir, barettir, toplu iş sözleşmesidir, düzenli mesai saatleridir, insanca yaşayabilecek bir maaştır, patronun sözüne karşı emekçinin sözüdür.
TÜRK-SEN: “Hükümet özel sektörde çalışanların sendikalaşmasını sağlamak için ivedi olarak gerekli yasaları çıkarmalı”
Yıllardır yapmış olduğumuz ikazlara rağmen ilgililer tarafından yeterli oranda teftiş ve kontroller yapılmamakta bunun bedelini ise hiç suçu olmayan çalışanlar ödemektedir.
Son günlerde yoğunlaşan iş kazaları ile özellikle özel sektörde sendikalaşmanın kaçınılmaz hale geldiği bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Bu nedenle hükümet edenler iş kazalarının önüne geçmek için ve özel sektörde çalışanların sendikalaşmasını sağlamak için ivedi olarak gerekli yasaları çıkarmaları ve uygulamaya koymaları gerekmektedir.
BES: “Hayatını kaybeden emekçimiz sendikalı olsa emniyet tedbirsiz çalışmaya zorlanamayacak ve şu an hayatta olacaktı.”
Özel sektörde Sendikalaşmanın önemi geçtiğimiz günlerde yaşanan iş kazasında hayatını kaybeden işçi arkadaşımız maalesef diğer özel sektör çalışanları gibi sendikasız, güvencesiz ve birçok sosyal haklardan mahrum çalışmakta idi. Hayatını kaybeden emekçimiz sendikalı olsa emniyet tedbirsiz çalışmaya zorlanamayacak ve şu an hayatta olacaktı.
BES olarak, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nı ivedilikle riski yüksek olan işyerlerinde çalışan işçilerin sağlığını ve iş güvenliğini sağlamayı, işyerinde doğabilecek iş kazası gibi her türlü riske karşı gerekli tedbirleri almayı, bu husustaki şartları yerine getirmeyen özel sektörü cezalandırmayı ve ağır bedeller ödeten güvencesiz ve adaletsiz çalışma şartlarını düzeltmeye çağırırız.