Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu, Tekke Bahçesi Şehitliği’nde 1974 yılına ait 44 mezarın en erken bir zamanda açılmasını ve kimlik tespitlerinin yapılmasını, ayrıca bütün şehitliklerin yeniden sorgulanmasını talep etti.
Çünkü bu zihniyet şehitleri kullanırken aslında onların maneviyatına saygı duymadıklarını bilmemden dolayı şüpheleniyordum”
Küçücük elleri ile dedelerine çiçek koydu çocuklarım. Şimdi nasıl derim 10 yaşındaki kızıma deden orada yatmıyormuş birileri bize şaka yapmış, deden aslında başka bir mezarda yatıyormuş. Nasıl anlatabilirim bu 45 yıllık şakayı?
Açıklamada, son bir yıl içerisinde Tekke Bahçesi Şehitliği’nde tek bir kişinin defnedilmiş olduğu sanılan iki mezarın, yapılan kazılar sonucu aslında çoklu mezar olduğunun ortaya çıktığı belirtilerek, “Bu gelişmelere göre, Tekke Bahçesi Şehitliği’ndeki dönemin yetkili kişileri demek ki bizlere yıllarca yalan söylediler” ifadeleri kullanıldı.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kafamızda oluşan sorulardan bazıları şunlardır: Hangi şehit hangi mezarda defnedilmiştir? Bir mezarda kaç şehit yatıyor? Acaba mezarına gittiğimiz şehit gerçekten bizim şehidimiz mi ? Yoksa o mezarda yatan şehit başka bir şehit mi? Yoksa mezarın içi boş mu? Hep kuşku içindeyiz.
Hal böyle iken, sadece Tekke Bahçesi Şehitliği’nde yapmış olduğumuz tespitlerde 1974 yılına ait olan 44 mezarın en erken bir zamanda açılmasını talep ediyoruz. Ayrıca bütün şehitliklerin de yeniden sorgulanmasını talep ediyoruz. Bu yapılan, savaşta can kaybı yaşayan ailelere karşı çok büyük bir saygısızlıktır. Savaş uğruna öksüz kalan çocuklara, eşsiz kalan genç insanlara ve evladını yitiren analara babalara yaşattığınız bu travmaların hesabını kimler verecek?
Yıllardır, şehitlerimizi görmezden gelip bu koltuklarda oturanlar hayatlarını en iyi şekilde devam ettirmişlerdir. Bu koltuklarda oturup; ailelerine en iyi hizmetleri sunanlar, aile bireylerini en iyi mevkilere getirenler ve şehitleri önemser görünüp nutuk sallayanlar! Unutmayın ki bunu babasız büyüyen şehit çocuklarına, evladını genç yaşta kaybeden analara, babalara ve eşini genç yaşta kaybeden insanlara borçlusunuz. Bu değerlere karşı biraz saygınız olsun.”
“Tek Kişinin İsmi Olan Mezardan Beş Kişi Çıktı”
Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği Genel Merkez Yönetim Kurulu açıklamasında, “Kimin nerede gömülü olduğunu bildiğiniz halde yıllarca bizlere gerçeği söylemediniz” denilerek, bugün gelinen noktada, 45 yıl sonra tek kişinin ismi olan mezarlardan beş şehit çıktığı belirtildi.
“Bu kaçıncı çoklu mezar?” sorusunun yöneltildiği açıklamada, “Bu toplu mezardan çıkan şehitlerin Tekke Bahçesinde birer mezarı mevcuttur. Fakat acaba o mezarlarda kimler defnedilmiştir? Tekke Bahçesi Şehitliği yıllardır Vakıflar İdaresine bağlı olan bir şehitliktir. Merak ediyorum, hiç mi ellerinde bu şehitliğin tutanakları yok veya bu şehitleri gömenlerden hiç mi hayatta olan yok? Yoksa yıllardır gizleniyor musunuz? Gerçekleri bile bile yıllardır bizlerden gizleyenlere sesleniyoruz: “Yıllardır hiç mi vicdanınız sızlamadı? Yıllarca başınızı yastıklara nasıl rahat koydunuz? Bizlere bu durumları yaşatanlara yazıklar olsun” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada şöyle denildi:
Buradan Cumhurbaşkanımız Sayın Mustafa Akıncı’ya, Başbakanımız Sayın Ersin Tatar’a ve Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Sayın Kudret Özersay’a sesleniyoruz, ne yapıp yapıp Tekke Bahçesı Şehitliğinde tespit ettiğimiz 44 şüpheli olarak gördüğümüz mezarın en erken zamanda açılmasını ve son olarak çoklu mezardan çıkan şehitlerimizin halen var olan ve isimleri üzerinde yazılı olan şehit kabirlerine defnedilmesini Şehit Aileleri ve Malül Gaziler Derneği olarak sizlerden talep ediyoruz.
Başka bir mezarda gömülü olduğu sanılırken toplu bir mezarlıktan çıkan Ecvet Yusuf’un oğlu, Harper Orhon ise yazdığı köşe yazısında konuyla ilgili şu ifadelere yer verdi:
“Ali Zeybekoğlu’na da bu şüphemi söylemiştim yıllar öncesinden? Nereden mi biliyordum? Sadece bu ülkenin yalanlar üzerine kurulmasından dolayı biliyordum. Çünkü bu zihniyet şehitleri kullanırken aslında onların maneviyatına saygı duymadıklarını bilmemden dolayı şüpheleniyordum”