Bağımsızlık Yolu Genel Sekreteri Münür Rahvancıoğlu, polisin sivile bağlanması gerektiğini vurgulayan bir açıklama yaptı.
Polis Teşkilatı içerisinde bizim komşularımız, dostlarımız, kardeşlerimiz, arkadaşlarımız, akrabalarımız vardır. Bize lagaluga okumayın… Polislere mafyaya gözünü kapaması, uyuşturucu tüccarlarına kafasını çevirmesi ama silahsız sivillere ateş açması emri verenlere; polislere sendikacıları sokak ortasında dövdürenlere hesap sorabilir misiniz? Hangi demokratik temsil mekanizmasına bağlıdırlar, hangi hukuki hesap verme süreci ile kotrol altındadırlar?
Polisin sivile bağlanması ve polislerin demokratik örgütlenme hakkına kavuşması, teşkilat içerisindeki birçok demokrat, ilerici bireyin özgürleşmesine ve birçok pis işin, kumar, kadın ticareti ve uyuşturucu ile bağlantılı olayın maskesinin düşmesine hizmet edecek..
Gerçek polislerin hiçbir insani derdini önemsemeyip, sohut bir “polisimiz” ajitasyonu çekenler, polislere değil silahlara övgü diziyorlar.
Açıklama şöyle:
“Polisimiz, polisimiz” diye duygu sömürüsü yapanlar, bugüne kadar polislerin çalışma saatleri, emeklilik koşulları, sivil ve demokratik hakları söz konusu olduğunda neden sustular? Polislerin emeklilik sonrasında bile özgürce örgütlenemeyişini hiç dert ettiler mi? Polisin mafya, kerhane ve kumarhaneler karşısında pasif tutulup, kadın ticaretini bilmezden gelmesinin, sivil halkın üzerine sürülmesinin, teşkilatın halk tarafından kontrol edilemeyişi ile doğrudan bağı olduğunu ve birçok demokrat, ilerici polisin bu teşkilatta en iyi ihtimalle sürgün gerçeği ile yüzleştiğini bilmiyoruz mu sanıyorsunuz? “Polisimiz” Meclis damında yürüyen 9 kişiyi niye aramadı? “Polisimiz” Kooperatif Bankasını soyanları ve paranın yarısını niye bulamadı? “Polisimiz” Kutlu Adalı’nın katillerini niye bulamadı?
Polis Teşkilatı içerisinde bizim komşularımız, dostlarımız, kardeşlerimiz, arkadaşlarımız, akrabalarımız vardır. Bize lagaluga okumayın… Polislere mafyaya gözünü kapaması, uyuşturucu tüccarlarına kafasını çevirmesi ama silahsız sivillere ateş açması emri verenlere; polislere sendikacıları sokak ortasında dövdürenlere hesap sorabilir misiniz? Hangi demokratik temsil mekanizmasına bağlıdırlar, hangi hukuki hesap verme süreci ile kotrol altındadırlar?
Polisimizin bizim polisimiz olması için, bize bağlı olmalıdır. Teşkilatta çalışanların da kendi söz hakkı olmalıdır. Ama sadece “yukarıya” yakın olanların değil, hepsinin! Gerçek polislerin hiçbir insani derdini önemsemeyip, sohut bir “polisimiz” ajitasyonu çekenler, polislere değil silahlara övgü diziyorlar. O silahlar kimin elinde olursa, ona biat edecekker, ona yalakalık edecekler…
Polisin sivile bağlanması ve polislerin demokratik örgütlenme hakkına kavuşması, teşkilat içerisindeki birçok demokrat, ilerici bireyin özgürleşmesine ve birçok pis işin, kumar, kadın ticareti ve uyuşturucu ile bağlantılı olayın maskesinin düşmesine hizmet edecek..
Sorgudan, eleştiriden, hesap vermekten muaf; üstelik de silahlı her kurum, demokrasinin önünde engeldir… Silahlar sivillere itaat etmelidir. Siviller silahlara değil…
#PolisSivileBağlansın