Sosyal medya paylaşımları ile Türkiye’de siyasi gündemi sarsan Sedat Peker, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu hakkında ağır suçlamalarda bulundu. Peker, Soylu’nun koordinasyonunda sivil halkın silahlandırıldığını öne sürdü.
Organize suç örgütü lideri olma ve çete kurma suçlamasıyla hakkında yakalama kararı bulunan Sedat Peker, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya yönelik yeni iddialarda bulundu. Peker, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin akabinde, devlet envanterinde kayıtlı bulunmayan bir kasa silahın İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun koordinasyonunda, AKP Gençlik Kolları’na ait bir araçla taşınarak sivillere dağıtıldığını iddia etti.
Peker, toplamda 22 tweetten oluşan paylaşımında, ülkenin tehlike altında olması durumunda sivil direniş oluşturmak için halka silah dağıtılabileceğini, ancak bu yetkinin Özel Harp Dairesi’nde olduğunu vurgulayarak, Süleyman Soylu’nun koordinasyonunda olduğunu öne sürdüğü silah dağıtımındaki söz konusu silahların, ne Özel Harp ne de devletin herhangi bir başka biriminin envanterinde bulunduğunu belirtti.
Kalaşnikof marka silahların taşınması ile ilgili iddialarını ifade ederken, silahların otomobile yüklendiği nokta, götürüldüğü yer ve taşındığı araçla ilgili detaylardan da söz eden Peker, silahların taşındığı araçta dönemin Esenyurt AKP Gençlik Kolları Başkanı Abdülsebur Soğanlı ile İçişleri Bakanlığı personeli Ahmet Onay’ın da bulunduğunu ve teslimatta dönemin AKP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı Taha Ayhan ile, o dönem Ayhan’ın yardımcılığını yapan ve şu anda AKP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı olan Osman Tomakin’in de yer aldığını öne sürdü.
Soylu’nun TRT baskını
15 Temmuz darbe girişimi esnasında kalabalık bir grupla TRT binasına gelen dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’nun yanındaki kişilerin elinde bulunan kalaşnikofların da devlet envanterinde kayıtlı olmadığını savunan Peker, Soylu’ya “Senin cumhurbaşkanı olmanı planlayan arkandaki şaibeli organizasyonla 15 Temmuz sonrasında da bu silahları dağıtmaya neden devam ettiniz?” sorusunu yöneltti.
Sedat Peker, söz konusu olayı anlattığı tweet akışının son bölümünde, “Fetöcüler bu ülkenin en büyük düşmanı. Fakat senin de onlardan aşağıya kalır bir yanın yok. İnsanların milli ve dini duygularını tahrik edip iç savaş çıkarma amacının en büyük parçası, 15 Temmuz sonrasında da el altından bir çok yapıya dağıttırdığın bu silahlardır” suçlamasında bulundu.