Bağımsızlık Yolu Kurucu Üyesi Celal Özkızan, “Akıncı Türkiye ile aramızı açtı” argümanını savunanlara yanıt verdi.
Açıklama şöyle:
Diyelim ki bi arkadaş grubusunuz. Arkadaş grubunuzda 10 kişi var. O arkadaş grubundan bir kişinin (adına “X” diyelim) arası, geri kalan 9 kişiyle yavaş yavaş bozulmaya başlıyor. X, geri kalan 9 kişiyle kavga etmeye, sorunlar ve sıkıntılar yaşamaya başlıyor.
Bu esnada, geri kalan 9 kişinin kendi arasındaki arkadaşlık ilişkilerinde ise pek bir değişiklik olmuyor. Herkesle sorun yaşayan sadece X var. X, kısa bir süre öncesine kadar çok iyi geçindiği, çok yakın olduğu bazı arkadaşlarıyla bile kavga etmeye başlıyor. Bu durumda ne düşünürsünüz? Bu X’te bir sorun var dersiniz. Anlamaya çalışırsınız “X’e ne oldu da bir anda herkesle kavga etmeye başladı” diye. “X niye en iyi anlaştığı arkadaşlarla bile arasınız bozdu” diye düşünmeye başlarsınız.
Kudret Özersay bugün “son 5 yılda kktc’nin Türkiye’yle ilişkilerinin 15 yıl geriye gittiğini” söyledi, ve bundan Akıncı’yı sorumlu tuttu. UBP’nin, CTP’nin, YDP’nin ve DP’nin de bu konuda Özersay ile hemfikir olduğunu biliyoruz.
Bu ifadede şöyle sorunlu bir yan var. Son 5-10 yılda, Türkiye’nin diğer pek çok ülkeyle olan ilişkileri 15 yıl hatta 100 yıl geriye gitti, sadece kktc ile değil. Türkiye’nin, bölgedeki en yakın müttefiklerinden biri olan Mısır ile ilişkileri tamamen bozuldu. Türkiye’nin, tarihsel anlamda belki de en yakın bölgesel müttefiki olan İsrail ile ilişkileri ciddi anlamda bozuldu. Türkiye’nin, kısa bir süre öncesine kadar Suriye ile “aile dostluğu” yakınlığında olan ilişkisi (Esad ve Erdoğan aileleri hep birlikte tatile bile çıktıydılar) düşmanlığa dönüştü.
Türkiye’nin, kısa bir süre öncesine kadar çok yakın ilişkide olduğu Birleşik Arap Emirlikleri ile arası tamamen bozuldu. Türkiye, 2010’lu yılların başına kadar Avrupa Birliği ve Arap Birliği ile görece iyi, iyi değilse bile gerilimsiz ilişkiler içindeydi.
Şimdi hem Arap Birliği ile hem de Avrupa Birliği ile aynı anda sorun yaşıyor Türkiye. Örnekler çoğaltılabilir ama burada duralım.Bu tabloya baktığınızda ne düşünürsünüz? Bu X’te bir sorun var dersiniz. Anlamaya çalışırsınız “X’e ne oldu da bir anda herkesle kavga etmeye başladı” diye. “X niye en iyi anlaştığı arkadaşlarla bile arasınız bozdu” diye düşünmeye başlarsınız. Özersay, Erhürman, Arıklı, Tatar vs. ise ne yapıyor? Sanki zaten herkesle kavgaya tutuşmuş bir Türkiye ile değil de, kendi halindeki İzlanda ile aramız bozulmuş gibi, “ilişkilerimiz geriye gitti, bunun sebebi de Akıncı’dır” diyorlar. Tuhaf.