Bağımsızlık Yolu olarak 1 yılı aşkın senedir yürütmekte olduğumuz özel sektöre sendika kampanyası kapsamında, 10 ve üzeri çalışanı bulunan iş yerlerinde sendikasız çalıştırılmanın yasaklanması talebini yükseltirken özel sektör emekçilerinin çekmiş olduğu sıkıntıları çeşitli yönleriyle, farklı şekillerde ele aldık.
Röportajlar yaptık, özel haberler hazırladık, yazılar yazdık, çalışma yaşamında haklarımızla ilgili bilgilendirme maksatlı uzun süreli internet üzerinden haftalık yayın yaptık, hazırlamış olduğumuz İş Yasası’nda değişiklik önerisini milletvekili Zeki Çeler aracılığıyla meclise sunduk, panel düzenledik, çeşitli eylemler gerçekleştirdik…
Özel sektör çalışanlarının patronlar tarafından gasp edilen çalışma hakları ve sosyal güvenliğiyle ilgili konuştuk durduk. Ancak bugün birçok özel sektör çalışanını patronlarınca baskı altına alan, kişisel onurunu zedeleyen, iradesine saygısızlık eden ancak yaygın olduğu için de çoğu normal kabul edilen ve pek dillendirilmeyen şeylerden bahsetmek niyetindeyim…
Örneğin belli bir ürünü satan, pazarlayan bir firmada çalışan personele patronu tarafından o ürünün reklamını şahsi Facebook hesabından paylaşılması talimatı verilmesi…
***
Hastanesi bulunan bir şirketin çalışanı, kendisi ya da aile bireyleri hastalandığı zaman başka bir hastane veya kliniğe gitmemesi baskısıyla karşı karşıya gelmesi…
***
Çalışılan şirketin kamuyouna yansıyan siyasi veya hukuki bir meselesi cereyan ettiğinde şirketin konuyla ilgili mesajını ve logosunu içeren görselin personelin kişisel sosyal medya hesabından profil resmi yapılmasının şart koşulması, aksi takdirde çalışanın neden bu emre uymadığı konusunda savunma yapması…
***
İş yerine bağlı ticari kreş ya da okul bulunuyorsa çalışanların çocuklarını tahsil için bu kurumlara göndermesi, bunu yapmadığı takdirde işini kaybetmekle açıkça tehdit edilmesi…
***
İster iş günü isterse izin günü olsun, mesai saaati ya da değil fark etmeksizin patronun siyasi iradesini gösterecek etkinlik ve organizasyonlarına personelin katılımının zorunlu kılınması, bunu kontrol için yoklama alınması ve hatta katılmayanlardan savunma alınması…
***
Bankası olan bir kurumda çalışılıyorsa şayet, o bankanın kredi kartının kullanılması ve bankanın kart sahibine taksitli çekimlerde daha fazla taksit ve yüksek komisyon dayatmasına karşın bunu değiştirememesi…
***
Özel sektör çalışanı, banka veya gsm operatörü personeliyse yakın akrabalarını çalıştığı firmadan hizmet aldırmakla yükümlü sayılması…
***
Büyük süper market çalışanlarının başka marketlerden alış veriş yapamaması, yapması durumunda ise bunun işten durdurulma sebebi sayılması…
Çalışma Dairesi’nin bir iş yerini teftişiyle saptanamayacak, doğrudan çalışma haklarına da bağlanamayacak şekilde özel sektör çalışanlarının kişilik haklarından ifade özgürlüğüne kadar birçok temel hak ve özgürlüğü patronlar tarafından rutin şekilde gasp ediliyor. Özel sektör çalışanının bu cendereden kurtulmasının yolu ise özel sektörde sendikalaşmaktan geçiyor.
Cansu N. Nazlı
Bağımsızlık Yolu Üyesi