Günümüzde teknolojinin ilerlemesi ile internet, sosyal medya, çevrimiçi sohbet siteleri, haber siteleri ve forumlar hayatlarımızın vazgeçilmezleri arasına girmiş vaziyette. İnsanlarla haşır neşir olunan her ortam gibi bu platformlarında kötü tarafları ve tehlikeleri bulunmakta. Bu tehlikelerden biri de siber zorbalık.
Siber zorbalık kişi veya kişilerin iletişim araçlarını kullanarak kendilerine seçtikleri kurbanlara teknik ya da ilişkisel zarar verme durumudur. Daha basit bir dille anlatacak olursak gün içerisinde tanıklık ettiğimiz zorbalığın iletişim araçları ile yapılması denebilir siber zorbalık için.
Tehdit, sosyal ortamdan dışlama, küçük düşürücü kırıcı mesajlar, online kavgalar, bir kişinin özel hayatını kişisel bilgilerini ele geçirip paylaşmak siber zorbalığa örnek verebileceğimiz olaylardır. Sosyal medya üzerinden taciz edilen kadınlardan arkadaşları tarafından alay edilen küçük çocuklara kadar hemen hemen herkes siber zorbalığa maruz kalabilir.
Siber zorbalık yüzünden sosyal hayatı olumsuz etkilenmiş yüzlerce kişi bulabiliriz.
Peki siber zorbalıktan veya siber suçlardan nasıl korunmalıyız?
Kişisel bilgilerimizi sosyal medyada paylaşmamalıyız.
Gerçek hayatta nasıl davranıyorsak sanal ortamda da öyle davranmalıyız.
Zorbalık içerikli mesajları okumamalı beğenmemeli ve paylaşmamalıyız
Yazdığımız mesajın karşı tarafı incitebileceğini kalbini kırabileceğini unutmamalıyız.
İnsanların yüzüne söyleyemediğimiz şeyleri sanal ortamda da söylememeliyiz.
Mahremiyet içeren belgeleri, fotoğrafları, videoları vs. kimseyle paylaşmamalıyız.
Özellikle son zamanlarda artan bu zorbalık türü birçok insanın(özellikle genç kadınların) asosyal olmasına, hatta intiharına yol açıyor.
Boyuna, kilosuna, saçına ve kıyafetine yöneltilen ağır aşağılamalar sonucu gençler daha toplumsal hayata atılamadan dışlanıyor.
Günümüzde hemen hemen herkesin erişimi olduğu sosyal medya da siber zorbalığa uğrayan herkes suç duyurusunda bulunabilir.
Unutmamalıyız ki ortam sanal olsa da suç gerçektir.
Mehmetali Özdenya
Bağımsızlık Yolu Üyesi