Varabilir misin, dokunabilir misin, hissedebilir misin?
Boş ellerle uzanırsın yolların ufkuna,
Yetişemezsin…
Avuçlarından bisikletler düşer
Düş ile gerçek arasında pedal sesleri
Bir yol açılır
Mor bir denize dalınır
*
Koş git bir de sen bak.
Bir şarkı sözü değil.
Bir yürüyüş tınısı…
Şimdi gece de yarılır
Yarıklardan uzay tozları düşer
Biz bir büyü sanırız
Tılsımı gözlerimize ilişik,
Gözlerimizden içimize mavilikler kabarır
Tam o sırada bir yol olur ellerimiz
Ne kuzey kalır ne güney
Sınırlara değil
Gecenin yıldızına
Gündüzün güneşine bakarız yön tarifleri için.
*
Koş git bir de sen bak.
Daha görülmemiş zamanlar
Yazılmamış şiirler var…
Bir bak hele…
Otobüsler işliyor mu?
Kediler mırıldanıyor mu?
Kuşlar masal emziriyor mu?
Koş git bir de sen bak.
Duvar ne alemde?
Çark ne alemde?
İnsanlar ne alemde?
Alem hangi denizde!
*
Koş git bir de sen bak?
Yollar biter mi?
Bittiği yerden yeni yollar açılmaz mı?
Şimdi bir kapı aralanmaz mı
Bu hiçlikten ufuktaki düşe?
Koşulmaz mı,
Çocukların sesine karışarak sesimiz,
Kalabalıklaşmaz mıyız?
*
Koş git bir de sen bak.
Susuşlara gömülen sesler su oldu mu?
Duvarlara sıkışan düşler kanat taktı mı?
Yer ile gök arasında kalan zaman yeri de göğü de yok edebildi mi?
*
Koş gel bir de biz bakalım.
Yaşayabilecek miyiz,
Mor bir denizin ufkunda bulutlar var…
Bulutlar bulutlar bulutlar…
Hasan Yıkıcı
Baraka Kültür Merkezi Aktivisti
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.