2014 ile 2017 yıllarında kktc Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığına bağlı Sivil İşler Daire Başkanında görev yapan Albay Hüseyin Atik’in, Türkiye’de 2016’da yaşanan “darbeden” kısa bir süre sonra, 22 Eylül 2016’da, Bakanlar Kurulunca kktc vatandaşlığına alınıp; FETÖ üyeliği şüphesi doğunca, 7 Aralık 2018’de yine kktc Bakanlar Kurulu tarafından gerekçesiz olarak vatandaşlıktan çıkarılması, “kktc vatandaşlığı yabancı devletlerin meselelerine meze mi yapılıyor?” sorusunu akıllara getiriyor.
Sessiz Sedasız Götürüldü
“Darbenin” akabinde vatandaşlık verilip vatandaşlığın gerekçesiz alınması kararları ayrıca şu soruları da akıllara getiriyor:
- Atik’i “darbenin” hemen ardından kktc vatandaşı yapan Bakanlar Kurulu ne amaçlamıştı? Vatandaşlık yargılamadan kaçırılmak için mi verildi?
- Resmi Gazete’de gerekçesiyle birlikte yayımlanmayan vatandaşlık iptali kararı, zanlının kktc’de değil de TC’de yargılanmasının önünü açmak için Ankara’dan gelen talimatla mı alındı?
- İptal kararından önce, yani Atik hala kktc vatandaşıyken, suça karışıp karışmadığıyla ilgili kktc makamlarınca soruşturma yapıldı mı?
- Basında “sessiz sedasız alındı” denilen Atik’in iade kararı, hangi mahkeme tarafından hangi gerekçeyle alındı?