Son günlerde Kıbrıs evet diyor diye bir kampanya başlatılmış. Birileri, kendi halklarının iradesine güvenememiş ki başka halklara da musallat oluyor artık.
İşlerini kolaylaştırmak adına biraz Kıbrıslı Türklerin nelere evet deyip, nelere demediğini yakın tarihten tutup anlatmaya çalışalım kendilerine. Belki bir nebze faydası olur.
Öncelikle şunu belirtmek gerek, Kıbrıslı Türkler aynı adada yaşasa, geleceğinin ortak olduğunu bilse dahi, hiç bir halk adına konuşmaya evet demez. Ondandır ki bu yazı da Kıbrıslı Elenlerin değil, Kıbrıslı Türklerin nelere evet deyip, nelere demediğinden bahsedecek.
2000’li yıllar Kıbrıslı Türklerin güçlü bir eveti ile başlar. Belki de bundandır Tayyip’in kendi coğrafyasında bulmakta zorlandığı eveti Kıbrıslı Türklerde araması. Ama bilmedikleri, anlayamadıkları bu evetin belki de Kıbrıslı Türklerin en hayır içeren evetlerinden olduğudur; adanın kuzey yarısında oluşan statükoya, yozlaşmaya, tek adam rejimine sağlam bir hayırdı o evet. Bunca yıldır milliyetçi nutuklarla kardeşi kardeşe düşürenlere esaslı bir hayırdı…
Yakın dönemde Kıbrıs’ta da bir anayasa referandumu oldu. Hem de ne referandum, mecliste seçimle gelmiş tüm siyasi partilerin onayı ile gidildi oylamaya, yine de Kıbrıslı Türklerin cevabı evet olmadı; yüzde 62’lik bir hayır çıktı referandumdan. Neden mi? Kıbrıslı Türkler kendi siyasileri dahi olsa, sırf birileri istiyor diye mevcut kötü gidişatı onaylamaz, geleceklerine bir katkısı olmayacak şeylere evet demezler.
İradelerinin yok sayılmasını da pek sevmez Kıbrıslı Türkler. Kim olursa olsun karşılarına koordinasyon ofislerini diktiğinde, “bundan böyle ben ne dersem o” dendiğinde evet demezler, reddediyoruz diye sonuna kadar karşılarına dikilirler.
Bir de Kıbrıslı Türkler, kendilerine “besleme” diyene, “stratejik çıkarım var”, size noluyor diyene evet demezler. Diyene de tıpkı Toplumsal Varoluş Mitinglerinde yaşandığı üzere, meydanda yüz bin kişi cevap vermesini bilirler.
Kıbrıslı Türklerin çok şeye eveti vardır; barışa, kardeşliğe, eşit ilişkiye, saygıya, sevgiye… Ama çok şeylere de hayırı vardır elbette; iradesizleştirilmeye, geleceksizleştirilmeye, yok sayılmaya, hakarete uğramaya, kardeşi kardeşe düşürmeye evet demezler. Kıbrıslı Türkleri anlamak bazısına çok zor, bazısına ise çok kolaydır aslında; her halk gibi onuruna sahip çıkan insanlardan oluşur Kıbrıslı Türkler.
Bu halkı anlayacak basireti gösterememek, kendi hırslarına koltuk değneği yapmaya çalışarak, bilbordlardan emirler eşliğinde sırıtıp halkın asabını bozmak da anca kendi halkarının dahi geleceğini düşünmeyen bir diktatörden beklendirdi.
Mustafa Keleşzade
Bağımsızlık Yolu Lefkoşa Bölge Sorumlusu