Kadın Eğitimi Kolektifi, son günlerde yaşanan çocuk tecavüzleri ve istismarlarıyla ilgili açıklama yaptı.
Kadın Eğitimi Kolektifi’nden yapılan açıklama şöyle:
“Sosyal medyada geçen hafta hemen hemen herkes “Dünya Kız Çocukları Günü”nü kutladı. Kimisi ailesinin biriciği olmanın mutluluğu ile, kimisi babasının omuzlarında babasının baş tacı olarak gülümsedi kameralara. Ancak göremediğimiz birçok kız çocuğu, ‘kız çocuğu olmanın’ şanssızlığını yaşıyor. Kendisini yasal olarak korumak ve bakmakla yükümlü ebeveyninin istismarına uğruyor bir sürü çocuk.
Bu tür olaylar karşısında öfkeleniyoruz, endişe duyuyoruz ancak bu duyguları yaşarken bir yandan da şunu sormaktan kaçınmamalıyız. Asli görevi sınırları içerisinde yaşayan kimselerin beden bütünlüğünü, vücut dokunulmazlığını, can güvenliğini korumak olan devlet çocukları koruyabiliyor mu? Ya da korumak için, olması gereken tüm önlemleri aldı mı? Elbette ki gelinen noktada, yetkililer görevlerini icra etmekteler. Peki tüm bunlar yaşanmadan önce olacaklar önlenebilir miydi?
Aile içinde kendini güvende hissetmeyen bir çocuk ne yapması gerektiğini biliyor mu? Çocuğu bırakalım, öğrencisi çocuğun güvenliğinden şüphe eden öğretmenler dahi, çocukları koruyucu bir mekanizmanın yoksunluğundan çocuğa yardım etmek konusunda eli kolu bağlı kalıyor.
Peki, sosyal hizmetlerin, sağlık birimlerinin, okulların koordine içerisinde çalışacağı çocukları koruyucu bir mekanizma oluşturulsa nasıl olurdu? Çocuk haklar, çocukların beden bütünlüğü ve cinsel dokunulmazlığı konuları eğitim müfredatımızın genel ve vazgeçilmez bir parçası haline gelse, çocuklar küçük yaşlardan bilinçlenerek kendilerini nasıl koruyacaklarını öğrenseler çocuk istismarı vakaları azalmaz mıydı?
İşte tam da bu noktada görüyoruz ki, devlet çocuklarımızı korumakta yetersiz kalıyor. Önlem almak konusunda başarılı olamıyor. O zaman ne yapmalı?
Çocukları koruyucu takip programları ivedi olarak geliştirilerek ülke sınırlarında yaşayan tüm çocukların güvenliğinin sağlanabilmesi için harekete geçilmelidir. Kadın Eğitimi Kolektifi olarak geçtiğimiz aylarda gerçekleştirdiğimiz ‘Çocukların Beden Bütünlüğü ve Yaşam Hakkı’ konferansı sonucu tamamladığımız çalışmayı ilerleyen günlerde kamuoyuyla paylaşacağımızı bildirirken, çocuklarla ilgili mevzuatta esas yetkili kabul edilen Sosyal Hizmetler Dairesi Müdürü’nü ve Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Çeler’i bir an evvel göreve çağırıyoruz.
Kadın Eğitimi Kolektifi (a)
Didem Koçak