Her gün saatinde işimin başında olduğum halde, günümün bir kısmını oturarak geçirdiğim gerekçesi ile patron bana eksik maaş ödüyor. Bu yasal mıdır?
Patronlar, ellerine geçirdikleri her fırsatta işçilerin maaşından kesinti yapmaya çalışırlar. Ancak işçi işinin başında hazır olarak beklediği sürece, patron ona iş temin edemiyor diye boş geçen süreler de yasal olarak maaş hesaplamasında çalışılmış gibi değerlendirilir.
Örneğin, telefonlara bakması için görevlendirilen bir sekretere, sırf o gün çok az telefon geldi diye eksik maaş ödenmesi yasal olarak yanlıştır. Bunun gibi, kendisine iş verilmediği için iş yerinde hazır olarak beklediği halde boşta kalan bir inşaat işçisi veya sipariş olmadığı için servise çıkamayan bir paketçinin maaşı eksik ödenemez.
İş Yasası’nın 39. Maddesi, İş Süresinden Sayılan Haller başlığı altında bu konuyu şöyle düzenler:
“(1) Aşağıda öngörülen süreler işçinin günlük yasal iş süresinden sayılır:
(A) Madenlerde, taş ocaklarında veya her ne çeşit olursa olsun yeraltında veya su altında çalışılacak işlerde işçilerin kuyulara, dehlizlere veya asıl çalışma yerlerine inmeleri veya girmeleri ve bu yerlerden çıkmaları için gereken süreler;
(B) İşçilerin işveren tarafından işyerlerinden başka bir yerde çalıştırılmak üzere gönderilmeleri halinde yolda geçen süreler;
(C) İşçinin normal mesai içinde işyerinde veya işinde ve işverenin her an buyruğuna hazır bir halde bulunmakla beraber çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler;
(Ç) İşçinin işveren tarafından başka bir yere gönderilmesi veya işverenin evinde veya bürosunda veya işverenle ilgili herhangi bir yerde meşgul edilerek asıl işini yapmaksızın geçirdiği süreler;
(D) Emzikli kadın işçilerin çocuklarına süt vermek için belirtilecek süreler;
(E) Yollar ve köprülerin yapılması, muhafazası veya tamir ve tadili gibi işlerde olduğu gibi işçilerin ikamet ettikleri mevkilerden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte nakledilmeleri gereken her türlü işlerde, toplu ve programlı olarak götürülüp getirilmeleri sırasında geçen süreler.
(2) İşin niteliğinden doğmayıp da işveren tarafından sırf sosyal yardım amacıyla işyerine götürülüp getirilme sırasında araçlarda geçen zaman iş süresinden sayılmaz.”
Bu Yasa maddesinin (A) paragrafı madenler, taşocakları gibi, yeraltında yürütülen işçlerle ilgilidir. Buna göre, maaşın hesaplanmasında geçerli olan iş saatleri; işçilerin işe fiilen başladıkları ve patrona kar getiren anda değil, yeraltındaki işyerine ulaşmak için harekete geçtikleri sırada başlar. Tıpkı bunun gibi, tekrar açık havaya ulaşmak için geçirilecek dönüş süresi hesaplanarak yeraltındaki iş durdurulmalıdır. Patronlar açısından bunun hoş karşılanmayacağı ve uygulanmak istenmeyeceği bir gerçektir.
Ancak Yasa maddesinin mantığı; işçilerin patron tarafından kendilerine verilen işi yapmak üzere hareket ederek harcadıkları zamanın da işin bir parçası olduğudur. Zaten doğru olan da budur. Çünkü işçiler sırf keyif olsun diye yer altına inmezler. Zaten, maddenin diğer paragraflarında da aynı mantıktan temellenen başka noktalar vardır.
Patron beni bazı günlerde bulunduğum şehirden başka bir şehirdeki şubelere gönderiyor. Mesaim saat 17:00’da bittiği için de, o şehirden geri dönmek üzere saat 17:00’da yola çıkmam gerektiğini söylüyor. Bu yasal mıdır?
Hayır. İşçinin bulunduğu şehir dışında bir yere gönderildiği zamanlarda gidiş ve dönüş için harcadığı süreler mesai saatinin bir parçasıdır. Bu yüzden de şehir dışındaki işi yapmak üzere mesai saati başladığı zaman yola çıkmalı (yada yola çıktığı zaman mesai saati başladı kabul edilmeli) ve dönüş yoluna da mesai saati bitiminde esas işyerinde olacak şekilde çıkması sağlanmalıdır. Yukarda tamamı verilen 39. Madde’nin (B) paragrafı bu husus hakkındadır.
İşçilerin mesai saati bitimine kadar çalışması ve gidiş-dönüş sürelerinin kendi günlük hayatlarından bedavaya gelmesi, patronların daha çok işine gelir. Ama yasal değildir.
Özel bir hastanede hastabakıcı olarak çalışıyorum. Bakım yapılması gereken bir hasta olmadığı saatlerin ücretimden düşülmesi yasal mıdır?
Yukarıda aktardığımız 39. Madde’nin (C) paragrafında “İşçinin normal mesai içinde işyerinde veya işinde ve işverenin her an buyruğuna hazır bir halde bulunmakla beraber çalıştırılmaksızın ve çıkacak işi bekleyerek boş geçirdiği süreler”in iş süresinden sayılması gerektiği aaçıkça belirtilmektedir. Doğrudan hasta bakımı yapılamadığı zamanlarda, hasta bakımı ile dolaylı olarak ilgili hazırlıkların yapılması gibi işleri düzenlemek patronun görevidir. Eğer yapılacak hiçbir iş yoksa da, işçinin ücreti çalışılmış gibi ödenmelidir.
Özel bir iş yerinde bilgisayarcı olarak çalışıyorum. Patron zaman zaman bana evindeki bilgisayar işlerini yaptırıyor. Ancak daha sonra işyerimde biriken işlerim tamamlanmadan işi bırakmamam söyleniyor. Bu yasal mıdır?
Yasaya göre, işçinin tanımlanmış görevi ve niteliği ile çelişmeyecek şekilde patron tarafından zaman zaman “esas işinin dışında” görevlendirilmesi mümkündür. Ancak bunun işçinin yaptığı esas işin niteliği ile çelişmemesi gerekir. Ve bu sırada geçen süreler iş saatlerine dahildir. Daha sonra işyerine geri dönen işçinin mesai saati sona erdiğinde, esas işinin bitmemiş olması patronun meselesidir. Elindeki iş gücünü özel işleri için kullanan bir patron, daha sonra biriken işler var diyerek işçileri fazladan çalıştıramaz veya bunu maaştan düşemez.
Doğum iznimden yeni döndüm. Çocuğumu emzirmek için günde iki saatlik hakkımı kullanıyorum. Ancak patron bu sürelerde çalışmadığım için fazladan çalışmam gerektiğini veya günde iki saati maaşımdan keseceğini söylüyor. Bu yasal mıdır?
Doğum izni ve emzirme hakları ile ilgili ayıntılı incelemeyi ilerde yapacağız. Ancak bu noktadaki sorunun cevabı; patron günde iki saatlik emzirme hakkını sekiz saatlik iş gününün bir parçası kabul etmek zorundadır. Yani emzirme hakkı olan bir işçi, altı saat çalışır ve sekiz saat çalışmış gibi ödenir. Patronun ne maaştan kesinti yapması ne de işçiyi fazla çalıştırması yasal değildir.
Trafikten dolayı işyerime gitmek ve evime dönmek için her gün iki saatten fazla zaman harcıyorum. Bu süre de yasal olarak çalışılmış gibi mi sayılır?
İşçilerin sabahları evden işe, akşamları da işten eve yolda geçirdikleri süreler maaş ve çalışma saatleri bakımından çalışılmış gibi sayılmaz. Dünyanın çeşitli yerlerinde birçok sendika bu sürelerin de mesai saati kabul edilmesi için mücadele etmektedir. Bazı yerlerde bu hak kazanılmıştır. Ancak bizim ülkemizde böyle bir yasal hak yoktur. Özelde sendikalaşmanın kazanılması ile belki ilerde böyle bir hak elde edilebilir. Mevcut durumda sabahları evden işe veya akşamları işten eve giden bir işçinin trafikte başına gelen bir kaza, iş kazası kabul edilmekte ve sağlık ile ilgili harcamalar sigorta tarafından karşılanmaktadır.
Ayrıca yukarda 39. Madde’nin (E) fıkrasında belirtilen “işçilerin ikamet ettikleri mevkilerden uzak bir mesafede bulunan işyerlerine hep birlikte nakledilmeleri gereken her türlü işlerde, toplu ve programlı olarak götürülüp getirilmeleri sırasında geçen süreler” de iş sürelerinden kabul edilmektedir.