Neden mi?
İktidarın sırasında 241 çocuk devlet eliyle öldürüldü. En küçüğü 9 aylıktı. Yalnızca Roboski’de 22 çocuk katledildi. Sana göre çoğu teröristti.
İktidarın süresince kadın cinayetleri %1400 arttı. 13 yılda 5 bin 541 kadın öldürüldü. Sana göre bu bir fıtrat meselesiydi.
Partin AKP’nin hükümet olduğu andan bugüne kadar 14 bin 455 emekçi iş cinayetlerine kurban gitti. Sana göre bu kaderdi.
Yine sana göre iktidarın sırasında hiçbir faili meçhul cinayet işlenmemişti…
İnsan Hakları Derneği sana rakamlarla “Büyük Yalancı” diyor biliyor musun?
Faili belli 456 kişi.
Bazılarını sayalım mı? Hrant Dink, Rahip Santoro, Zirve Yayınevi katliamı, Roboski katliamı, Suruç katliamı…
Ve kukla başbakanın failleri bombayı patlatmadan insan hakları (!) gereği yakalayamazdık dediği Ankara katliamı. Yani toplamda 558 kişi.
Sana göre polisler nasıl sabrediyor bilemiyordun. Sabredemeyenleri yüzlerce insan öldürdüler. Hatta emri bizzat kendinin verdiğini açıkça söylediğin Gezi ayaklanması sırasında 8 can aldılar.
Sana göre adını bile doğru düzgün söyleyemediğin IŞİD terör örgütü değildi.
Peki Reyhanlı’da patlayan bombayı kim üstlendi?
Konsolosluğunu basıp 80 kişiyi rehin alan, sonra da karşılığında 4 canisini serbest bıraktığın kimdi?
Suruç’ta, Ankara’da devletin bilgisi dahilinde yoldaşlarımızı katledenler kimlerdendi?
AKP sana göre gerçek bir çevreciydi.
Evet tabii ki…
Antik kentleri barajlar altında bırakan bir parti…
HES’lerle akan tüm suları kontrol altına almaya çalışan ama yüzlerce insanın sel sularında ölmesine neden olan bir parti…
İnşaat çılgınlığı sırasında yüzbinlerce ağacı kesen bir parti…
Türkiye halkları ve Kıbrıslı Türk halkı “Hayır” demesine rağmen nükleer santrallerin inşaatını başlatan bir parti.
“Biz yaptık” demek için, ama en çok da biriken her damla suyu satabilmek için ekosistemi hiçe sayarak memleketime deniz altından borularla su taşıyan bir parti.
Yani biz şimdi çocuğa düşman, kadına düşman, işçiye düşman, çevreye ve insana düşman sana, 13 yılda Türkiye halklarını neo-liberalizmin ve dinci faşizmin vahşi kollarıyla boğan sana, başkan olabilmek hırsıyla iç savaş çıkartan, barış diyen insanları parça parça eden sana hoş geldin mi diyelim?
De-me-ye-ce-ğiz.
Fatih Bayraktar
Bağımsızlık Yolu
