Sağlık Dernekleri Platformu (SDP), halk sağlığını koruma hizmetlerinin güçlendirilmesi ve yerel yönetimlerin hizmet kalitesinin sürdürülebilir olması için “51-1995 Belediyeler Yasası’nın” değiştirilmesi ve devlet bütçesinden yerel yönetimlere ayrılan mali kaynağın arttırılması için hükümete çağrı yaptı.
Platform ayrıca, Sağlık Bakanlığı’ndan yerel yönetimler bünyesindeki Sağlık Birimlerinin aşı programını süratle ve etkin bir şekilde yürütebilmesi için, ihtiyaç duyulan nitelikli insan gücü, ilaç, araç, gereç, teçhizat yönünden ivedilikle desteklenmesi talebinde bulundu.
Alzheimer Derneği, Diyaliz ve Böbrek Hastaları Dayanışma Derneği, Evrensel Hasta Hakları Derneği, Kanser Hastalarına Yardım Derneği, Kemal Saraçoğlu Lösemili Çocuklar ve Kanserle Savaş Vakfı, Kıbrıs İşitme Konuşma Engellileri Vakfı, Kıbrıs Türk Multible Sklerozis Derneği, Kıbrıs Türk Ortopedik Özürlüler Derneği, Kuzey Kıbrıs Thalassaemia Derneği, Yaşlı Hakları ve Ruh Sağlığı Derneği’nden oluşan Sağlık Dernekleri Platformu (SDP), pandemiyle mücadele ve talepleri konusunda yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, Sağlık Bakanlığı’nın yerel yönetimleri pandemiyle mücadele kapsamında aşılama programına dahil etmesini, geç kalınmış dahi olsa memnuniyetle desteklediklerine dikkat çekilerek, şu ifadelere yer verildi:
“Siyasetin ana unsurlarından biri olan sivil toplum örgütlerinin yerel yönetimlerin kendilerine sağlayacağı olanaklar ölçüsünde karar alma ve uygulama süreçlerinde etkin rol alabileceğine inanıyoruz. Toplumun çoğulcu, katılımcı, demokratik bir yapıya kavuşması, demokrasinin vazgeçilmez ana unsurları olan yerel yönetimler ile sivil toplum örgütleri aralarında gerçekleşecek işbirliği sayesinde mümkündür.
Yerel yönetimlere çağrımız; Halk sağlığını korumaya yönelik yerel yönetim hizmetlerinden biri koruyucu sağlık hizmetleridir. Pandemi deneyimi bize göstermiştir ki, halihazırda Belediye Yasası kapsamında sürdürülen halk sağlığını koruma faaliyetleri çerçevesinde, çevre sağlığı çalışmaları, engelli-yaşlı bireylerin ev bakım hizmetlerinin etkinleştirilmesi yanında, ana-çocuk sağlığı hizmetlerinin başlatılması gibi koruyucu sağlık hizmetleri alanına giren hizmetlerin artırılmasına ve var olanların güçlendirilmesine ihtiyaç vardır.”
Topluma hizmet sunan tüm makamlara çağrıda bulunulan açıklamada, işitme engelli bireylerin tüm zamanlarda olduğu gibi, pandemi sürecinde de unutuldukları savunuldu.
Açıklamada, “Onların da bu süreçteki tehditler ve korunma koşulları hakkında bilgi edinme, tedaviye erişim ve sağlığını korumak için aşıya erişim hakkı vardır. Bunu mümkün kılan araç ise işaret dilidir. Ayrımcılığı önlemek için, topluma hizmet sunan tüm makamların kamuoyuna yönelik duyurularında İşaret Dilinin kullanımına özen göstermesini talep ederiz” ifadelerine yer verildi.
Açıklamada, pandemi sürecinde yerel yönetimlerin aşılama faaliyetlerini yürütmelerinde işbirliği ve destek de beyan edildi.