Eşit Hak ve Adalet Sendikası Başkanı Eren Büyükoğlu, hükümetin karantinasız giriş uygulamasıyla halk sağlığı üzerinden oynadığı ‘kumarı’ yine kaybettiğini, faturanın ise bir kez daha çalışanlara kesilmek istendiğini söyledi. Kazanılmış hak olan hayat pahalılığı ödemelerinin yapılmayacak olmasına tepki gösteren Büyükoğlu, “hükümetin her fırsatta elini çalışanın cebine atması kabul edilemezdir. Kaynak arıyorlarsa ilk önce daha az seçime gidip kamu kaynaklarından yaptıkları harcamalarını kısacaklar, sonra vergi almadıklarından vergi alacaklar, gerekirse dünyanın çeşitli ülkelerinde örneğine rastladığımız gibi ‘servet vergisi’ ile ultrazengin kesim üzerinden bu kaynağı yaratacaklar” dedi.
Büyükoğlu’nun açıklaması şöyle:
Hükümet karantinasız giriş uygulamasıyla halk sağlığı üzerinden oynadığı kumarı yine kaybetmiş, kumarhane baronlarını memnun etmek için girilen maceranın faturası bir kez daha çalışanlara kesilmiştir. Niyet kaynak yaratılması olduktan sonra bunun sağlanabileceği bir çok adres varken, kazanılmış hak olan hayat pahalılığı ödemelerinin yapılmayacak olması kabul edilemezdir.
Hükümet sözde kaynak yaratmak istiyorsa her fırsatta elini çalışanın cebine atmaktan vazgeçmeli, önce daha az seçime gidip kamu kaynaklarını verimli kullanmalı, sonra vergi toplamadıkları patronlardan vergi toplamalıdır. Yine dünyanın çeşitli ülkelerinde örneğine rastladığımız ‘servet vergisi’ ile ultrazengin kesim üzerinden bu kaynağı yaratmak mümkündür.
Ancak geçmiş aylarda özel sektöre destek denilerek ödenen paraların patronlara ödendiği, bu ödemelerin çalışanlara halen ulaşmadığı ve bu sorunların üzerine gitmek için hiçbir denetim mekanizmasının oluşturulmadığı ortadayken hükümetin derdinin emekçiler olmadığı ortadadır. Pandemi için hangi kritere göre seçildiği malum olan otellere ve özel yurtlara kişi başı üzerinden fahiş miktarlar ödenirken, aşılama dahi ahbap çavuş ilişkisi üzerinden yürütülürken, hükümetin niyetinin özel sektör emekçisi için kaynak yaratmak olmadığı açıktır.
HAKSEN olarak patronlar hükümetini elini çalışanların cebinden ve kazanılmış haklardan çekmeye çağırıyor, kazanılmış haklara sahip çıkmanın toplumsal bir sorumluluk olduğunu yineliyoruz.