Gelir eşitsizliği ve suç oranları arasındaki bağlantı, sosyal bilimciler, ekonomistler ve hukuk-adalet sisteminde çalışanlar arasında bile şaşkınlık uyandırıyor. Bunun nedeni son zamanlarda aşağıdaki iki konunun gidişatındaki gelişmelerdir; örneğin ABD’de suç oranı 1960’lardan beri düşerken 1970’lerden beri gelir eşitsizliği tırmanıştadır.
Uzmanlar etkenleri, son yıllarda görülen para değerindeki farklılıklar (enflasyon, alım gücü) ve gelir dağılımındaki eşitsizliğin hızlıca artması olarak belirtti.
Hukuksal tarafı, polis güçlerinin genişletilmesi ve modernize olması, yaygınlaşmaya başlayan korku, uygulamaya konulan daha katı cezalar, yasal ve adalet sistemindeki değisiklikler, toplumsal değer ve sosyal normlar, ve eğitimdeki gelişmeler suç oranlarının düşmesine neden olur. Ayrıca suç oranlarını olduğundan daha düşük göstererek rapor etme ve bazı suçların hiç belgelenmemiş olması olumsuz birer faktördür.
Suç oranlarında belirleyici etken olan gelir adaletsizliği
Gelir dağılımındaki adaletsizlik veya finansal yoksunluk suc oranlarının ne kadar belirleyicisidir? Ekonomik verilerin ayrıştırılıp tek referans gösterildiği çalışmalardaki ilişki şaşkına çevirici.
Dünya Bankası ekonomistleri Pablo
Fajnzyllber, Daniel Lederman ve Norman Loayza tarafından 2002’de yapılan çalışma sonucu suç oranları ve eşitsizliğin, ülkelerde ve ayrıca ülkeler arasında, doğru orantıda olduğu ortaya çıktı. Bu bir neden sonuç ilişkisidir- eşitsizlik suçu teşvik eder.
Bu buluş Amerikalı ekonomist Gary Becker’in suç teorisiyle paraleldir. Teoriye göre, gelir dağılımındaki eşitsizlik artışının, suç oranlarının artmasında büyük ve sağlam bir etkisi vardır. Fakat sadece bununla da kalmaz, ülkenin ekonomik gelişiminin de (Gayrisafi Milli Hasila) suç oluşumunda çok onemli bir etkisi vardır. Gelir dağılımındaki eşitsizliğin azalması ve daha zengin bir ekonominin fakirlik seviyesinde hafifletici bir rol oynaması yoksullukla mücadelenin suç azaltıcı etkisine açıklık getirir.
Bu konuyla ilgili ortaya konan analizler, daha açık ve net yapılabilirdi. Sorunun çözümü; yoksulluğu en aza indirme ve suç oranlarını azaltmanın yaratacağı beklenilen etkilerdedir. Gerçek, insanların zayıf ekonomik büyüme ve kötüleşen gelir eşitsizliğine maruz kaldıklarını gösteriyor.
ABD, en fazla gelir eşitsizliği olan devletler arasında üçüncü sıradadır ve gelir dağılımdaki uçurumun büyümesi konusunda en kötüsüdür. Ayrıca sanayileşmiş demokratik devletler arasında nüfusunun hapiste olan yüzdesi en yüksek olanıdır. Bu sadece bir tesadüf mü? Yoksa bu sosyal sorun, aleni zengin-fakir ayrımının yansıması mı?
Refah düzeyi eşitsizliği ve suç oranları
ABD Uyuşturucu Madde ve Suç Ofisinin 2010 yılındaki Uluslararası Suç ve Yargı İstatistik raporunda, veriler dünya çapında gösterdi ki, şiddet (cinayet, saldırı, tecavüz, soygun) ve mülkiyet suçları (hırsızlık, soygun, kundakçılık) farklı yön aldı. Mülkiyet suçları genel olarak azalma gösterse de, şiddet suçları artmıştır.
En yüksek cinayet oranı Amerika ve Asya bölgelerinde bulunurken en düşüğü de Avrupa ülkelerinde bulunur. Ancak, Latin Amerika yüksek ve artan cinayet oranları gosterir ve bunların nedeni organize suçlar, ve uyuşturucu kaçakçılığıyla ilişkilidir.
ABD son 4 yılda şiddet suçlarının (cinayet, tecavüz, soygun) ve son 8 yılda mülkiyet suçlarının (soygun, hırsızlık, kundakçılık) düştüğünü rapor etti. 2010’da yurt çapında yaklaşık olarak 1,246,248 şiddet suçları, bu kategori soygunla birlikte % 29.4, toplamda $532 milyon veya ortalama kaybın kişi (mağdur) başı $1,258 olduğunu belirtti. Mülkiyet suçları 9,082,887 olarak belirtildi.
Cinayet: Cinayet suçu, gelir eşitsizliği ve suç oranı olarak çift taraflı not edilebilir. Yüksek gelir eşitsizliği Afrika bölgesindeki ülkelerde; Honduras (91.6), El Salvador (69.2), Jamaica (52.2), Belize (41.4) and South America (Venezuela 45.1) her 100,000 kişide en yüksek oranları verirken, Avrupadaki ülkeler (Monaco 0, Iceland 0.3, Norway 0.6), Oceania (Palau 0), Dogu Asya (Hong Kong 0.2, Singapur 0.3) en düşük oranları verir. Mexico, sıralamada gelir eşitsizliğinin en kötü olduğu, %22.7 oranindaki bir ulkedir. Buna karşın ABD daha düşük oranla %4.8dir.
Tecavüz: Aynı bağ tecavüz olaylarında da görülüyor, ki tecavüz en az rapor edilen şiddet suçudur. Birlesik Milletler raporlarının derlemesinde, yılda 65 ülkede 250,000 tecavüz veya tecavüze teşebbüs suçunun polis tarafından rapor edildiğini söylüyor. Tecavüzün değişen tanımları, bu suçun rapor edilmesi ve belgelenmesini azaltmaktadır.
Güney Afrika, dünyadaki en kötü gelir eşitsizliği ve en yüksek tecavüz olaylarının olduğu bir ülkedir (yılda 500,000). ABD’de, 1993den beri olan %60lık düşüşe rağmen, diğer gelişmiş ülkelere kıyasla en yüksek tecavüz oranı olan ülkedir. Bu yüksek tecavüz oranının nedenleri arasında yaygın hapishane tecavuzleri de vardır.
İlginçtir ki İsveç, gelir dağılımındaki eşitsizliği azaltmada iyi bir performans sergilerken, Avrupa’daki en yüksek ve dünyada 2009 yılında her 100,000 kişide 46 tecavüz suçunun rastlandığı ülke olarak kayıtlara geçti. Bu sayı Birleşik Krallık’takinin iki katı ve Nordik ülkelerinin; Almanya ve Fransa, dört katidır.
Çesitli belirleyici etkenler varken, ekonomik faktörler göz önünde bulundurulduğunda, küresel ve yerel analizler paralel doğrultuda gider. Yüksek gelir eşitsizliği olan yerlerde daha çok suç olayları varken daha fakir topluluklarda, düşük gelirle yaşayan insanlar daha cok suça maruz kalır.
Aynı şekilde, gelir eşitsizliği ve suç oranı seviyeleri arasinda sunulan tutarlılık gösterir ki ekonomik ve sosyal sınıfı düşük olan insanlar ve yerlerin, zengin gruplardan daha yüksek suç oranları vardır.
Gelir dağılımı eşitsizliğindeki azalmanın rolü
Suç oranlarını azaltmak, sadece yasa koyucular için değil ayrıca halk için de zorlu bir yoldur. Kanun yaptırımları ve adalet sistemindeki önemli gelişmeler suçların yaygınlığını sınırlar, ceza korkusunu aşılar, saldırgan ve suçluların cezai suç işlemelerini engeller.
Fakat bunlar, değişim için bir motivasyon sağlamaz. Verimli ve katılımcı bir toplum adayı olmak için gereken istek ve niyet ancak gelir eşitsizliğiyle ilgili eylemlerle sağlanabilinir. Daha iyi maaşlar, iş güvenliği ve geçerliliği, kendini geliştirme programlarina daha iyi erişim ve aile desteği hizmetleri gibi cözüm yolları, çaresizligin açtığı gelir yoksulu insanların suç işlemesini toptan yok eder ve onların daha iyi yaşam biçimlerinin peşinden koşmalarını sağlar.
Gelir eşitsizliğine bakıldığı zaman, refah eşitsizliğindeki uçurumu azaltmak icin yapılan çalışmalar hem fakir ve güvensiz mahallelerde hem de daha zengin yerlerde ikamet eden insanların suç problemleri için uzun süreli çözümler sağlar.
Gelir eşitsizliğindeki problemler hakkında bahsetmek, hukuk ve adalet sistemindeki suç oranını azaltma çabaları, daha güvenli, huzur dolu ve daha düzenli toplumlar yaratır.
Çeviren: Feray Yalçuk
Metnin Orijinali: https://financesonline.com/how-income-inequality-affects-crime-rates/