Süreci takip edenlerin bildiği ancak birçok kişinin de gündemine Gece Kulüpleri Çalıştayı’nın açılışı sırasında Kadın Eğitimi Kolektifi, Bağımsızlık Yolu ve Baraka Kültür Merkezi üyeleri tarafından yapılan protesto ile gelen konuyu açıklığa kavuşturmak için böyle bir yazıyı kaleme alıyorum.
Gece Kulüpleri Çalıştayı’na gerek var mıydı?
İçişleri Bakanlığı bünyesinde düzenlenen ve bürokratların, örgütleriin, araştırmacılarla akademisyenlerin katılımıyla gece kulüplerinin yarattığı sorunların ele alınacağı bir çalıştay fikrini olumlu karşıladığımızı öncelikle belirtmeliyim.
Bugüne kadar gece kulüpleri konusunda üç maymunu oynayan devlet erkanı, hatta ülkemizdeki ilk gece kulübünün açılışının 1973’te dönemin Turizm Bakanı tarafından “ekonomimizde büyük bir hamle” olacağı söylenerek gerçekleştirildiği düşünüldüğünde karşımızda konuya bir sorun olarak bakıp bunu çözmek için ufak da olsa bir adım atan bakanın bulunmasını memnuniyetle karşılıyoruz.
Bizler her ne kadar gece kulüplerinin yarattığı sorunların gece kulüpleri kapatılmadan sona ermeyeceğini düşünsek de, bu konuda kadın hareketi içerisinde farklı çözüm önerilerinin mevcut olduğunu ve bunların tartışılarak Bakanlığın politikasına yön vermesinin anlamlı olduğu görüşündeyiz.
Peki madem çalıştayı neden protesto ettik?
Gerek bu çalıştayın yapılacağıyla ilgili haberlerden gerekse (protestoyu gerçekleştiren) örgütlerin İçişleri Bakanı ile yapmış olduğu görüşmeden çalıştaya gece kulübü sahiplerinin de davet edildiği tarafımızca öğrenilmişti. Örgütler olarak, yapılan görüşmede ve daha sonra ortak olarak yayınladığımız açık çağrıda çalıştayda pezevenklerin paydaş kabul edilerek davet edilmesinin kabul edilemez olduğunu ifade etmiştik.
Pezevenkler Çalıştayda, Judy ve Volha Nerede?
Protesto sebebi olan davetle ilgili derdimizi şimdi biraz detaylandırmaya çalışayım. Gece kulüplerinde gayrıinsani koşullarda çalıştırılan kadınların insan haklarını bizzat ihlal eden pezevenkler ile bu kadınların yaşam ve çalışma koşullarının değiştirilmesine/ iyileştirilmesine, bizim deyimimizle seks kölelerinin özgürleşmesine kafa yormak için aynı masaya oturmayı kabul etmedik. Yıllarca kadın hakları için mücadele eden kimselerin, araştırmacıların, hukukçuların, bilim insanlarının, bürokratların paydaş olduğu böyle bir çalıştayda sorunun müsebbibi olan, kadınları kölelik koşullarında çalıştırarak yapmış olduğu bu yasa dışı faaliyetten rant elde edenlerin muhatap kabul edilmesi bizler için olasılık dahilinde değildir.
Gece kulüpleri neden kapatılmalı?
Kadınların kilit altında tutulduğu, borçlandırıldığı, pasaportlarına polis tarafından el konulduğu, seyahat özgürlüğü bulunmadığı ve ücret, izin, emeklilik gibi hiçbir çalışma ve sosyal güvenlik hakkından yararlanamadıkları koşullarda çalışması köleliktir. Bu sebeple bizler, çözümün seks işçiliği söz konusuymuş gibi bunun yasallaşmasıyla değil, mafyatik, tekinsiz ve karanlık yerler olan gece kulüplerinin kapatılmasıyla mümkün olacağına ve seks kölelerinin gerçekten özgürlüklerine kavuşabileceğine inanıyoruz.
Judy, Volha, Sıham ve diğer kız kardeşlerimiz için!
İşte bu yüzden, çalıştaya pezevenklere yapılan davetin geri çekildiğiyle ilgili resmi bir açıklama yapılmadığı için çalıştayı protesto edip salonu terk etsek de, gece kulüplerinde çalıştırılan kız kardeşlerimiz özgürleşinceye dek mücadele etmeye devam edeceğiz. Judy, Volha, Sıham ve hayatını kaybeden diğer tüm kız kardeşlerimize bu mücadeleyi borçluyuz!
Cansu N. Nazlı
Kadın Eğitimi Kolektifi Aktivisti