Aralarında Bağımsızlık Yolu’nun da bulunduğu bazı örgüt ve sendikalar, Kıbrıs’ın kuzeyinde eğitim yolu ile gericiliği yaymayı hedefleyen TC Lefkoşa Büyükelçiliği ve işbirlikçisi hükümete ulaştırılması söylenerek, Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığı binası önüne siyah çelenk bıraktı.
Kıbrıslı Türklerin kültürüne, diline, dinine, kimliğine ve kurumlarına eğitim aracılığıyla saldırı yapıldığı ve amacın toplumu dönüştürmek olduğu vurgulanan eylemde, hükümet ve TC yetkilileri protesto edildi.
Eylemde, Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) Başkanı Selma Eylem basın açıklamasını okurken, Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil de konuşma yaptı.
EYLEM: “YASADIŞI MÜFREDAT DAVASI DEVAM EDİYOR”
KTOEÖS Başkanı Selma Eylem, bundan 6 yıl önce, Eylül 2011 tarihinde Haspolat Meslek Lisesi’ne ilahiyat alanı açılmasının ardından sendikanın karşı mücadelesinin başladığını ve grevlerle eylemler yapıldığını belirtti.
Eylül 2013 tarihinde ise İlahiyat Koleji’nin açılış töreninin yapıldığını, 7 bin 500 kapasiteli caminin temelinin atıldığını hatırlatan Eylem, “Bugünlerde ortaya çıkan video kaydında 2015 yılında ilk mezunlarını veren ilahiyat kolejinde mezuniyet konuşmasını yapan ve diploma birincisi olan öğrencinin konuşmasında da görülmüştür ki, sendikamızın 2011 yılında başlayan ve bugünü öngörüp ortaya koyduğu gibi Kıbrıslı Türkler için yapılan ve dayatılmaya bugün de devam edilen ‘plan’ ortadadır” dedi.
“Sendikamız, kolej adı altında Arapça ve Kuran dersleriyle dini eğitim veren, Anayasa’ya ve Milli Eğitim yasamıza aykırı müfredat içeren bu okulla ilgili hukuki mücadele de başlatmış, kazanılan davanın bir kısmı sonucunda yapılan oyunla okul, genel orta öğretim dairesine bağlanmıştır. Şeriat müfredatı uygulanmaya devam edilmiştir” diyen Eylem, yasadışı müfredatla ilgili davanın devam ettiğini belirtti.
“EĞİTİM SİSTEMİ, DÜNYANIN EN GÜÇLÜ SİLAHI”
Eğitim sistemlerinin, dünyanın en güçlü silahı olduğuna vurgu yapan Eylem, eğitimin, kendine uygun insanı ve dolayısıyla toplumu yaratmak için şekillendirildiğini ifade etti.
Eylem, şöyle devam etti:
“Dinci, gerici, sorgulamayan, itaat eden, kendinden olmayanları ötekileştiren, farklılıklara tahammülü olmayan, barışı değil cihadı öngören, evrim teorisini, demokrasiyi, laikliği, kadın haklarını, çocuk haklarını, toplumsal cinsiyet eşitliğini reddeden bir anlayış yaratılıp, yaygınlaştırılmaya çalışılıyor. Din işleri yasasıyla, kuran kurslarıyla, kardeş okul, Çanakkale kampı uygulamalarıyla desteklenen eğitimle yapılmak istenen ve hedeflenen toplumumuzu dönüştürmektir. Kültürümüze, dilimize, dinimize, kimliğimize, kurumlarımıza saldırıdır. Tüm bunları kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz!”
Laik, demokratik, eşit, parasız kamusal eğitim ve dayatılanlara karşı mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Eylem, tüm toplumu ve her kesimi ülkenin ve çocukların geleceği için mücadeleye katılmaya çağırdı.
ELCİL: “SUUDİLEŞTİRME PROJESİNE KARŞI TOPLUMSAL MÜCADELE GEREKİYOR”
Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, Atatürk Öğretmen Akademisi’nin kapatılmaya çalışılmasının da “gerici dayatmaların” bir parçası olduğunu öne sürdü.
Elcil, özellikle Girne bölgesinde sınıflarda öğrenci sayısındaki fazlalığa bağlı olarak bir ihtiyaç olan yeni okul yapımına karşı çeşitli bahaneler üretilirken sadece bir caminin yapımına 33 milyon dolar harcandığını savundu.
“Bu yaşananlar bir Suudi projesidir. Suudi Arabistan paralarıyla bunu yapıyorlar. Türkiye’de bunu belli bir noktaya getirdiler” iddiasında bulunan Elcil, ülkede çeşitli tarikatların toplumu şekillendirmeye çalıştığını savundu.
Doğru olanın bilim ve aydınlık olduğunu, doğru yoldan ayrılmayacaklarını belirten Ecil, bunlara karşı toplumsal bir mücadele verilmesi gerektiğini söyledi. Elcil, “Arap kültürünü din diye topluma sokmaya çalışanlara karşı mücadele vereceğiz” dedi. Tehditler aldıklarını söyleyen Elcil, “Bizi kimse yıldıramaz” diye konuştu.
Eylemde okunan KTOEÖS imzalı açıklama şöyle;
“Bundan 6 yıl önce, Eylül 2011 tarihinde Haspolat Meslek Lisesine ilahiyat alanı açılmasının ardından sendikamız söz konusu okuldaki öğretmenlerimizle mücadele başlatıp, grev kararı almış ayni öğretim yılı birinci yarısında da bunu tüm okullarda, karne vermeme eylemiyle yaygınlaştırmıştır. Aylar süren bu mücadelede sendikamız bugün gelinen ve hatta daha da ileriye götürülmesi hedeflenen toplum mühendisliğine işaret etmiş, her zaman olduğu gibi o dönemde de öğretmenlerin aydın duyarlılığı ve toplumsal sorumluluğuyla meslek liselerini ve toplumu dönüştürmeye yönelik baskı ve politikaların karşısında her zaman duruş ve irade gösterdiğini topluma yansıtmış ve bu tehlikenin her evin tartışma konusu olmasını sağlamaya çalışarak şimdi olduğu gibi o dönemde de ülkemize dayatılan ve buradaki işbirlikçi hükümetler tarafından hayata geçirilen ekonomik, sosyal, siyasal politikaların yanında kültürel ve dini dayatmaları ortaya koymuştur.
Eylül 2013 tarihinde açılışı yapılan ve külliyenin bir parçası olan ilahiyat kolejinin açılış töreninde Türkiye Başbakan Yardımcısı Sn. Beşir Atalay, “ortaklığa dayalı bir çözüm üzerinde anlaşma sağlanmazsa bu meselenin ilelebet sürüp gitmesine müsamaha gösteremeyiz. Bu durumda, müzakere edilmiş farklı çözüm seçenekleri gündeme gelebilir” ifadelerini kullanmış 7500 kapasiteli caminin temelini de atmıştır.
Bugünlerde ortaya çıkan video kaydında 2015 yılında ilk mezunlarını veren ilahiyat kolejinde mezuniyet konuşmasını yapan ve diploma birincisi olan öğrencinin konuşmasında da görülmüştür ki, sendikamızın 2011 yılında başlayan ve bugünü öngörüp ortaya koyduğu gibi Kıbrıs Türkü için yapılan ve dayatılmaya bugün de devam edilen ‘plan’ ortadadır.
Sendikamız, kolej adı altında Arapça ve Kuran dersleriyle dini eğitim veren, Anayasamıza ve Milli Eğitim yasamıza aykırı müfredat içeren bu okulla ilgili hukuki mücadele de başlatmış, kazanılan davanın bir kısmı sonucunda yapılan oyunla okul, genel orta öğretim dairesine bağlanmış, şeriat müfredatı uygulanmaya devam edilmiştir. Yasadışı müfredatla ilgili davamız devam etmektedir.
Sendikamızın yıllardır, hakarete uğramasına, tehditler almasına, itibarsızlaştırılmaya çalışılmasına kapısından içeri sokulmayarak, içerisinde veya önünde eylem yapmasına engel olmaya çalışılmasına rağmen mücadelesini sürdürdüğü ve ortaya koymaya çalıştığı İlahiyat kolejinde verilen eğitimin niteliği, ortaya çıkan ürünle ancak şimdi anlaşılmıştır.
Dünyanın en güçlü silahı olan eğitimi sistem, kendine uygun insanı ve dolayısıyla toplumu yaratmak için örgütler. Dinci, gerici, sorgulamayan, itaat eden, kendinden olmayanları ötekileştiren, farklılıklara tahammülü olmayan, barışı değil cihadı öngören, evrim teorisini, demokrasiyi, laikliği, kadın haklarını, çocuk haklarını, toplumsal cinsiyet eşitliğini reddeden bir anlayışla yaratılmaya çalışılan ve yaygınlaştırılması hedeflenen, din işleri yasasıyla, kuran kurslarıyla, kardeş okul, Çanakkale kampı uygulamalarıyla desteklenen eğitimle yapılmak istenen ve hedeflenen toplumumuzu dönüştürme çalışmalarıdır. Kültürümüze, dilimize, dinimize, kimliğimize, kurumlarımıza saldırıdır.
Tüm bunları kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz!Laik, demokratik, eşit, parasız olması gereken kamusal eğitim için, bizler için planlanan ve dayatılanlara karşı bizler dün olduğu gibi bugün de mücadeleye devam edeceğiz.
Tüm toplumumuzu ve her kesimi, geleceğimiz için, çocuklarımız için bu mücadeleye ortak olmaya davet ediyoruz. Bu bağlamda, uygulamaya konulan nüfus, ekonomik, siyasi, çevresel, kültürel, eğitim alanındaki dönüştürme politikalarını, talep var diyerek ileriye götürmeye çalışan TC yetkililerini ve işbirlikçi hükümetlerini protesto ediyor, elçiliğe ve hükümete ulaştırılmak üzere eğitim bakanlığına siyah çelenk bırakıyoruz.
Tüm toplumumuzu eyleme ve dayatmaları kabul etmemeye, başkaldırıp direnmeye davet ediyoruz.
Dayatmaları Kabul Etmeyeceğiz !
Başkaldırıp Direneceğiz !
Selma EYLEM
Başkan
Yönetim Kurulu a.
Destek veren örgütler ve siyasi partiler:
Dev-İş, KTÖS, BES, KTAMS, DAÜ-Sen, Basın-Sen, Güç-Sen, Tıp-İş, Boran Kültür Merkezi. Baraka Kültür Merkezi, TDP, YKP