EĞİTİM ADASI- Ali Şahin

bet ofisBir saniyeliğine düşünün lütfen.

Hani olmaz ama farz edelim ki size bir görev verildi ve Kıbrıs’ın kuzeyindeki üniversiteleri anlatıp tanıtmanız isteniyor.

Neler söylerdiniz?

Parasız eğitim?

Yok, bu olmaz!

En iyi eğitim?

Fazla iddialı!

İş bulmak için diplomalarını göstermenin bile yettiği kadar meşhur diyebilir miyiz?

Sakin böyle bir şey söylemeyin, vallahi yüzünüze gülerler!

Öğrencilere ücretsiz barınma ve gıda hakkı?

Gerçekle uzaktan yakından ilgisi yok!

Öğrencilerin okudukları üniversitelerde söz hakkına sahip olduğu demokratik üniversiteler?

Bence böyle bir şeyi düşünmek bile yetkililerimizin kafasının karışması için yeterli olur!

 

***

 

Eğitimin bir meta haline getirilerek satıldığı bir yerde bunlardan bahsedemeyiz.

Kıbrıs’ın kuzeyi tam da böyle bir yer işte.

Ne kadar allasanız pullasanız da bir işe yaramaz ve yaramıyor da.

Zaten üniversitede okurken Türkiyeli olan arkadaşlarım Kıbrıs’ta okumaya, anlatılan eğlence yaşamı yüzünden karar verdiklerini sıkça söylüyorlardı.

Deniz, kum, güneş ve dahası…

Kendilerine Kıbrıs’taki üniversiteleri anlatan temsilcilerin bunları söylediğini söylüyorlardı.

Doğu Akdeniz Üniversitesi kampüsü içinde geçtiğimiz hafta açılan bet ofis eğitim konusundaki hakim olan bu mantığın basit bir örneği.

Para getireceği konusunda hemfikir olunursa her şeyi yapabilecek bir eğitim anlayışı var ülkemizde.

Adına da ne kadar eğitim denebilirse artık.

Açıkçası bu mantık sürdükçe üniversitelerde daha neler açılabileceğini düşünmeye hayal gücümüz yetmez!

Ne de olsa önemli olan yapılan icraatın para getirmesi değil mi?

Peki, yukarıdaki soruya dönersek; nasıl tanımlamalı ya da anlatmalı bizdeki üniversiteleri?

Bir sürü şey denedik olmadı!

Durun ben size söyleyeyim;

İçinde bet ofis olan bir üniversiteye, memleketin en büyük camisinin inşa edildiği bir üniversiteye, eğer parasını ödemediyseniz sınavlara giremediğiniz bir üniversiteye sahip olan ve her gün yenilerinin açıldığı özel üniversiteleriyle adamız, arzu ettiğiniz eğitimi size satmaya taliptir.

Bence gerçekçi bir anlatım aşağı yukarı bu şekilde olmalı.

Tüm bunlar yaşanırken diğer taraftan da yurtiçinde ve yurtdışında okuyan yüzlerce öğrenci aylardır burslarını alamadığı için sokakta eylem yapmaktadır.

Çünkü devletin öğrenciler için yeterli ekonomik kaynağı yokmuş.

Ama olsun, burs denilen hak, ekonomik olarak getirisi olan bir şey değil, aksine götürüsü olan bir şeydir.

Bu yüzden çok da gerekli bir şey olmasa gerek.

İşte size eğitim adası bir ülke!

Be the first to comment

Leave a Reply