EGEMENLER PANİKTE!

BKP-Toplumsal Varoluş Güçleri’ni (TVG) kısa sürede halkın ilgisi ve sempatisini toplayarak sahiplenilmesi başta TC Büyük Elçisi Halil İbrahim Akça ve UBP olmak üzere egemen ve işbirlikçi kesimleri rahatsız etti.

Yayınlanan kamuoyu araştırmalarında barajı bariz bir şekildw geçmesine rağmen BKP-TVG’nin isminin kullanılmamasının yanında egemen ve işbirlikçi kesimlerden rahatsızlık gelmeye başladı.

Yayınladıkları açıklamalarıyla birlikte, ittifakın egemenler kesiminde rahatsızlık ve tedirginlik yarattığı anlaşılmakta.
İlk olarak geçtiğimiz hafta TC Büyük Elçisi Halil İbrahim Akça, ardından ise dün UBP’nin yaptığı açıklamalar dolaylı olarak BKP-TVG’yi hedef almakta.

UBP: “Seçimler kullanılarak saldırıyorlar”

Ulusal Birlik Partisi olarak 28 Temmuz tarihinde yapılacak Erken Genel Seçimleri’ne ilişkin radyo ve televizyonlarda düzenlenen programlarda, seçimlerden beklentisi olmayan bazı oluşumların amacını aşan söylemlerde hatta kin, öfke temelinde saldırılarda bulunduklarını üzüntü ve nefret ile izlemekteyiz.

Demokrasimiz gereği “Seçim ve Halk Oylaması Yasası”nın siyasi partilere tanıdığı propaganda haklarının başka amaçlarla kullanılması ya da anavatan Türkiye ve onun ülkemizdeki temsilcisi Büyükelçiliğimiz’e seviyesizce saldırı aracı yapılması en hafif tabiri ile ahlak dışıdır.
Ulusal Birlik Partisi, Kıbrıs Türk halkının ezici çoğunluğunun asla kabul edemeyeceği bu tür saldırılar karşısında demokrasimiz gereği düşünce özgürlüğü olarak kabul etmesi ve sessiz kalması beklenemez, beklenmemelidir.

Ulusal Birlik Partisi, kurulduğu günden bu yana inandığı, savunduğu değerlere bu gibi saldırıların bu denli zemin bulduğu böylesi programlarda yer alma kararımızı bir kez daha gözden geçireceğimizi kamuoyuyla paylaşmak isteriz.

Bu gibi çirkin ve kabul edilemez söylemleri, dile getirenleri ve bunlara sessiz kalanları şiddetle kınar, küçük marjinal grupları tatmin etmek amacıyla Kıbrıs Türk halkının değerlerine saldırılmasına asla müsade etmeyeceğimizi bildiririz.

Akça: Farklı propagandalara prim verilmemelidir

Geçtiğimiz hafta bir açıklama yapan Akça ise ‘farklı’ propagandalara prim verilmemesi gerektiğini vurgulamıştı.
Türkiye Cumhuriyeti Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça, Türkiye Cumhuriyeti’nin Kıbrıs müzakere sürecine; Kıbrıs Türk halkını mutlu edecek, kendi kaderini kendinin tayin edeceği ve bağımsızlığını sürdüreceği bir anlaşmaya ulaşması için destek verdiğini; bunun yanında daha iyi, refah ve mutlu bir yaşam sürmesi için de her türlü desteğe hazır olduklarını vurguladı.
 Akça, bunu Kıbrıs Türk halkının kendisinin yapacağına, Türkiye olarak bu süreçte sadece destek ve katkı koyduklarına işaret ederek, Türkiye’nin Kıbrıs Türk halkı için her şeyini ortaya koyduğunu, bu yüzden farklı kesimlerin farklı propagandalarına prim verilmeyeceğine inandığını belirtti.