Hayvan haklarına duyarlı pek çok örgüt ve hayvan hakları aktivistinden oluşan Dünya Yalnız Bizim Değil Hareketi, hayvan deneyleri konusunda bir açıklama yaparak bu gibi deneylerin Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne aykırı olduğunu vurguladı.
Ayrıca Yakın Doğu Üniversitesi tarafından yapılması planlanan deneylerin takipçisi olan, Bilgi Edime Yasası uyarınca Bakanlığa başvuru yaparak resmi cevap alan hayvan hakları savunucuları, ortada yasal bir izin olmadığını da kamu oyuyla paylaşmıştı.
Dünya Yalnız Bizim Değil Hareketi, Yakın Doğu’nun yasal bir izni yokken nasıl deney yapmaya başladığını, neden denetlenmediğini ve yaptırım uygulanmadığını yetkililere soruyor.
Açıklamanın tam metni şöyle:
Hayvan Deneyleri Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne Aykırıdır
Doğanın parçası olduğumuzu unutup doğadan uzaklaştırılıyoruz günden güne. Egemen yapının ürünü olan bu uzaklaşmayla, doğadaki diğer canlıların da yaşam hakkının olduğu unutturulmak isteniyor. Bunu görmezden gelmek de doğada yer alan canların üstünde tahakküm kurmaya, onları kendi çıkarları uğruna kullanmaya başlayan egemenlere fırsat tanıyor…
Her yıl milyarlarca hayvan, bilim adı altında, akıl almaz deneylerde acı ve işkence içinde katlediliyor. En temel yaşam hakkı umursuzca yok sayılıyor. Deney yapılacak olan hayvanın kobay faresi veya başka bir canlı olması, onun yaşama hakkının elinden alınabileceği veya acı çektirilebileceği anlamına gelmemektedir. Hayvanlar üzerinde deney yapılması hayvan haklarına ve 1978 yılında UNESCO tarafından kabul edilen Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesi’ne tamamen aykırıdır. Hayvan Hakları Evrensel Beyannamesine göre, “Bütün hayvanlar yaşam önünde eşit doğarlar ve aynı var olma hakkına sahiptirler.” ve “Bütün hayvanlar saygı görme hakkına sahiptir. Bir hayvan türü olan insan, diğer hayvanları yok edemez. Bu hakkı çiğneyerek onları sömüremez. Bilgilerini hayvanların hizmetine sunmakla görevlidir. Bütün hayvanların insanca gözetilme, bakılma ve korunma hakları vardır.”
Alternatif Bilimsel Yöntemler
Pek çok gelişmiş Avrupa ülkesinde hayvan deneyleri yasaklanma yoluna gidilmiştir veya pratikte yaptırılmamaktadır. Hayvan deneylerinden beklenen sonuçların alınabileceği, daha çağdaş ve insanlığın gelişimi için daha verimli (in vitro hücre kültürü ve bilgisayar simülasyonu gibi) bilimsel yöntemler de mevcuttur.
Yakın Doğu’nun Yasal İzni Yok
Ne yazık ki, ülkemizde de hayvan deneylerine karşı mücadele etmek durumunda bırakıldığımız bir dönemden geçiyoruz. Yakın Doğu Üniversitesi’nin Hayvan Deneyleri Yerel Etik Kurulu’nu hayata geçirmesinin ve hayvan deneylerinin yapılacağını açıklamasının üstüne Hayvan Refahı Yasası’na göre deneylere izin verilmesinden sorumlu olan Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’na deneylerin yasal olup olmadığı hakkında bilgi edinme dilekçesi verdik. Bakanlıktan aldığımız yazılı yanıtta “hiç bir kurum ve/veya şahıs ile ilgili daha önce bakanlığımıza herhangi bir görüş verilmemiş olup, yetkilerimiz dışında da herhangi bir ruhsatlandırma ve/veya izinlendirme yapılmamıştır.” deniliyor. Buna rağmen, Yakın Doğu Üniversitesi’nde, 24-25 Kasım tarihlerinde, Uygulamalı Deney Hayvanları Kursu verilmeye hazırlanılıyor.
Bu noktada soruyoruz; herhangi bir ruhsatlandırma ve izinlendirme yapılmamışken dolayısıyla yapılan ve/veya yapılacak olan tüm deneyler tamamen yasa dışıyken, uygulamalı kurslar için nasıl çağrı yapılabiliyor? Veterinerlik Fakültesinin en üst katında, sadece araştırma görevlilerinin girebildiği o odada hayvanların tutulmasına nasıl müsaade edilebiliyor? Yasa dışı şekilde hayvanlar üstünde deney yapan ve/veya yapacağını açıklayan Yakın Doğu’ya niçin hiç bir yaptırım uygulanmıyor?
Hayvan sever her kişi ve örgütü Yakın Doğu’nun hayvan deneyleri yapmasını kınamaya çağırırız. Konunun peşini bırakmayacağız!
Dünya Yalnız Bizim Değil Hareketi
Not: Fotoğraflar Yakın Doğu Üniversitesi’nin kendi web sitesinden alınmıştır.