Kıbrıs çok sıcak bir ülke olduğu için özellikle yaz mevsimi politik olarak genellikle durgun geçer. Hatta bu durum espri konusu bile olur. Ancak bu yaz eylemlilik temposu son derece yüksek bir dönem geçiriyoruz. Reddediyoruz eylemleri şimdiden bu yaza damga vuran bir süreç oluyor. Çok uzun bir zamana yayılmasına rağmen eylemliliği giderek büyüyen bir mücadele devam ediyor. Öte yandan beleşe deniz eylemleri en kitlesel katılımını yaşıyor. Girne’de kıyıların yağmalanmasına karşı oluşturulan Girne Vatandaş İnisiyatifi, Girne’deki yeni bir eylem sürecinin habercisi. Gericiliğe karşı Lefkoşa’da gerçekleştirilen yaz kursları adeta Reddediyoruz’un bir parçası şeklinde büyüdü. Mağusa’da da halk sahillerin doğaya zararlı bir şekilde betonlaştırılmasına karşı çıkıyor. Özel sektöre sendika mücadelesi ise yavaşlayan bir tempoda da olsa çeşitli şekillerde sürüyor. Her 14 Ağustos’ta gelenekselleşen “Bağımsız Kıbrıs” eylemi de sokağı ısıtan bir başka mücadele.
Bu eylemlerin kitleleri yer yer tamamen örgütlü bireylerden oluşurken kimi zamanda örgütsüz kitlelerin örgütlerin çağrısına icabet ettiği bir hal aldı. Özellikle Reddediyoruz süreci, sosyal medyanın da etkin kullanımı sayesinde, platformu oluşturan yapıların kitleselliğinin çok ötesinde bir kalabalığa dönüştü. Tüm bu deneyimlerden net bir şekilde görülüyor ki; bu yaz, sorunlarına sahip çıkan ve özne olarak kendini gören, alışılmışın ötesinde bir politik farkındalık toplumda yayılıyor. Farkındalık özellikle genç nesillerde yaşanmakta. Bu durum, yeni nesillerin sosyo-ekonomik yapısına dair işaretler de veriyor. Özellikle gençler, maruz kaldıkları koşullara karşı büyük bir memnuiyetsizlik içinde yaşıyor. İşsizlik, gericilik, güvencesiz, esnek ve sendikasız çalıştırılma, irade gaspı, doğanın talanı yaşanılan hoşnutsuzlukların başlıca sebepleri arasında. Dönemin devrimci dinamikleri bu hoşnutsuzluklarda yatıyor.
Mücadelenin büyümesi bu dinamiklere devrimci irade ile müdahale edebilmemize bağlıdır. Devrimci irade, halkta oluşan öfkeyi kendiliğinden bir biçimden örgütlü bir biçime sokabilme becerimizden başka bir şey değildir. Hayatın merkezinde yer alan sorunlara değinmeyen bir çaba ne kadar iyi niyetli olursa olsun beyhude olmaya mahkumdur. Dolayısıyla çok sıcak geçen bu yazın sıcağının gelecek mevsimlere taşınması, “Reddediyoruz” sürecinden “Beleşe Deniz” mücadelesine, “Sendikasız Çalıştırılmak Yasaklansın” kampanyasından gericiliğe karşı mücadeleye kadar mücadelenin her alanda daha koordineli ve birleşik olmasına bağlı olacak.
Ali Şahin
Bağımsızlık Yolu