7 Ocak seçimleri “her yanımızı” sarmış durumda…
Ancak bu ülkenin sorunlarını seçimlerin çözemeyeceği aşikâr…
Bu ülkede çalışanların ister kamuda ister özel sektörde isterse de kendi işinde olsun sorunları bitmek bilmiyor.
Dedim ya bu yazı seçimle ilgili değil, geçimle ilgilidir…
Evlenme hayali kuran ve ev almayı hedefleyen herhangi bir gencin hayallerini süsleyen evi satın alabildiğini mi düşünüyorsunuz?
12 yıldır çalışan bir genç olarak cevabım hayır.
Son yıllarda yaşanan inşaat patlaması ile süratle inşa edilen koca koca apartmanlar görüyoruz etrafta.
Evet, dışarıdan baktığımızda orada bir yaşam alanı var.
İhtişamlı da görünüyor hani…
Ancak içerisine girdiğimizde hücreden farksız metrekarelerde mekânlar çıkıyor karşımıza. Ve sermaye sahipleri birinci sınıf kalite yalanı ile fahiş fiyatlara bize o hücreleri satmaya çalışıyor.
O hane ancak ve ancak gece kafamızı yastığa koyabileceğimiz bir çatıdan ibarettir. Ve o çatıyı alabilmek on yıl ve üzeri süreyle bankaya taksit ödemekten yani borçlanmaktan geçiyor…
Borçlanmaksa işin kolay tarafı; zira bankalar borç verirken tefeci misali kapılarını sonuna kadar açıyor…
İşin zor tarafı; bu borcu ödemek…
Eğer özel sektörde çalışıyorsanız ve insafsız bir patronun yanındaysanız, hele ki borçlandığınız o patronun kulağına gitmişse; vay halinize…
***
Çok değil bundan 20 yıl öncesine kadar Kıbrıs’ın kuzeyinde “barınma hakkı” diye bir hak söz konusuydu…
İnsanlar devletin inşa ettiği sosyal konutları uygun fiyatlara satın alarak yeni bir hayata adım atabiliyorlardı. Bunun yanında eğitim, sağlık gibi diğer temel hak ve özgürlüklerimiz herhangi bir ücrete tabi değildi.
kktc denen yapı tarihinin hiçbir döneminde sermayeye söz geçiremese de, halkın eğitim, sağlık, barınma gibi temel haklarını karşılayabiliyordu. Bu da halkın; gelecek adına adım atabilmesine bir nebze de olsa olanak tanıyordu…
Ancak bugün böyle bir durum söz konusu değildir…
Kamusal en temel haklarımızdan dahi ücretsiz yararlanamıyor, hatta denize girmek için bile fahiş fiyatlar ödüyoruz…
Bu ülkede gençler bir şeyleri “doğuştan” elde etmemişse gelecek adına sıkıntı yaşamaktadırlar…
Egemenler tam da bunu fırsat bilip, halkın bu durumuna güvenerek hareket ediyor, örülecek siyasetin omurgasını bu noktadan kuruyor…
Yani, zaman ileriye doğru akarken, yaşam standartlarımız geriletiliyor…
Emeğimizin gerçek karşılığını aldığımız günlerde, düşlediğimiz güzel bir geleceği bu ülkede yaşamak için, önümüzde bir seçim olduğu doğru.
İşte bu yazı, o seçimle ilgili…
#BağımsızlıkYolundaÖrgütlen
Mustafa Batak
Baraka Kültür Merkezi Aktivisti