BİZ O ZAMANLAR NEREDEYDİK? – SERDAR DURUKAN

Olur da bir gün “bağzı” şeylere karşı çıkıp itiraz etmeye başlarsanız hazırlıklı olmanız gereken çok önemli bir nokta var.

Kesinlikle karşı çıktığınız konu ile ilgili özgeçmişinizin sağlam olması gerekiyor öncelikle.

Aksi taktirde “Peki söyle bakalım, tüm bu yaşananlar başladığında nerdeydin? O zaman niye karşı çıkmadın?” sorusuna cevap vermekte zorlanabilirsiniz.

Herhalde her konuda “profesyonel” bakış açısının ve birikimin önemli olduğu bu çağda itiraz etme konusunda da önceden kendinizi ispatlamış olmanız gerekiyor.

Eğer ‘zamanında’ karşı durmadıysanız, bugün de susup kabullenmeniz gerekiyor her türlü çarpıklığı.

* * *

Arabahmet Kültür Evi’ni bilirsiniz.

Yani bilmiyorsanız da son dönem öğrenmiş olmanız gerekiyor en azından.

Hani Lefkoşa Belediyesi tarafından GAÜ’ye verilen yer.

Mesela, Arabahmet Kültür Evi’nin özelleştirmesi ile ilgili Baraka olarak karşı duruş sergilemeye başladığımız günden itibaren çeşitli defalar “Ama burası ilk defa bir yere verilmiyor ki, daha önce neden karşı çıkmadınız?” sualleri ile fazlasıyla karşılaşır olduk.

Daha önceden nerede olduğumuzu ve bu konuda neler yaptığımızı da defalarca anlatmamıza karşın yine de bu sorunun önüne geçemiyoruz.

Ve buradan anlıyoruz ki, bu sorunun sorulması sizinle ilgili iyi veya kötü niyetli bir sorgulamanın aksine soruyu soranın kendi düşüncelerini destekleyecek bir nokta, bir destek aramasıyla ilgili.

Eğer ‘o zamanlar’ bir şey yapmadıysanız, bugün de konuşma hakkınız yok demenin dolambaçlı yolu…

Yaptıysanız da tam yapamamışsınız, olmamış demenin diğer türlüsü…

“Ben kabullendim, siz de kabullenin” diyememenin ızdıraplı yolu belki de…

* * *

Diyelim ki gerçekten bugüne kadar hiçbir şey yapılmamış olsun…

İsyanın ve sisteme karşı durmanın belirli bir zamanı var mıdır ki?

İsyan treni diye bir şey varsa ve o önünüzden geçip gittiyse, artık hiç birşey söylemeye hakkınız yok mudur?

Bunu mu demek istiyor bu soruyu soranlar?

Gerçekten ne demek istiyor ‘daha önce neredeydiniz?’ diye soru soranlar.

* * *

Soruyu soranlara cevap olur mu bilmem ama, biz aslında hep bir yerlerde varız uzun zamandan beri.

Zaman zaman sesimiz kısılsa da hep bir şekilde çıkıveriyor bir yerlerden.

Bazen Meksika’da Zapatista oluyoruz, bazen Gezi’den yükseliyor sesimiz.

Sen hiç beklemediğin bir anda Yunanistan’dan duyuyorsun sesimizi, ya da Şili’deki öğrenci eylemlerinden.

Bir ara Tekel işçileriyle beraber çadır kurmuştuk mesela, sonra Bolivya’da su hakkı için mücadele verdik.

Sonra burada yanıbaşında Göç yasasına da karşı durduk, KTHY özelleştirilirken de sesimizi yükselttik, karpaza elektrik gittiğinde de karşı çıktık.

Bugün de halkın olması gereken bir yerin özel bir şirkete verilmesine karşı çıkıyoruz.

Yani biz hep buralardayız da, sen nerdesin?

 

Serdar Durukan

Baraka Aktivisti