ADL Özel
Kuzey Irak’da Kürdistan Bölgesel Yönetimi tüm iç ve dış muhalefete karşın dün bağımsızlık referandumunu gerçekleştirdi. Kürdistan Demokratik Partisi Lideri Mesut Barzani’nin öncülüğündeki referandum, Irak merkezi yönetimi, Türkiye ve İran’ın silahlı müdahale tehditlerine rağmen gerçekleşti.
Referandumunun KDP ve Barzani’nin özellikle YNK ve Goran Hareketi’nce yolsuzluk ve anti demokratiklik eleştirileri ile iktidarı sarsılmaktayken gerçekleşmesi Mesud Barzani’nin referandum ile bölgede Kürt halkının yıllardır süren özlemi olan bağımsızlık talebini yükselterek iktidarını sağlamlaştırmak istediği düşüncesini akıllara getirdi. Nitekim Goran Harketi ve YNK’nin referandumun zamanlamasını eleştirerek dahil olmaması, son gün ise evet çağrısı yapması bu durumu kanıtlar nitelikte.
Uluslararası gözlemcilerin de katıldığı referandum tartışmalı bölgelerden Kerkük’te de gerçekleşti. 4 milyon 500 bin seçmenin bulunduğu bölgede katılım oranı yüze 72.16 olarak duyuruldu. Duyurulan ilk sonuçlar “evet” oyunun yüzde 90’lar üzerinde olduğunu gösterse de, bölgesel yönetim kesin sonuçların 3 günün sonunda açıklanacağını bildirdi.
Türkiye’den çelişkili açıklamalar
Referandumun ardından bölgede kutlamalar gerçekleşirken,Türkiye’den ise çelişkili açıklamalar geldi. Başbakan Binali Yıldırım’ın “savaşa girmeyeceğiz” şeklindeki açıklamasının hemen ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın hem Irak, hem de Suriye’ye dönük yaptığı “bir gece ansızın gelebiliriz” açıklaması kafaları karıştırdı. Ayrıca Yıldırım’ın Habur Sınır kapısının kapanması söz konusu değil açıklamasına karşın Erdoğan ise şu an Türkiye’ye girişleri durdurduk, hafta içi tamamen kapatılacak demesi da özellikle ekonomi dünyasında tedirginlik yarattı. Bilindiği üzere geçtiğimiz yıl Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile 7 milyar dolarlık ticaret yapılmıştı. Görünen o ki AKP’nin milliyetçi oylar için MHP ile kurduğu ilişki iktidar cephesinde kafa karışıklığı yaratmış durumda.
Sınırda hareketlilik
Referandumun ardından özellikle sınır kapıları ve Kerkük kentine silahlı müdahale sinyalleri veren merkezi Irak yönetiminin askerlerinin gece geç vakit havayolu ile Türkiye’ye gelerek Türkiye’nin “göz dağı” niteliğindeki sınır tatbikatına katılması ise bölgede gerilimi arttırdı. Barzani bugüne kadar “dostane” ilişkileri olan Türkiye’ye yönelik ılımlı açıklamalar yaparken, Kerkük Valisi ise “kendinizden bu kadar eminsenin, gelin de görelim” diyerek tehtidkar açıklamalar yapan Irak merkezi otoritesine meydan okudu.
Kim ne dedi?
Referanduma yönelik en sert muhalefeti İran, merkezi Irak Yönetimi ve Türkiye sergilerken, net destek ise İsrail’den geldi. Ayrıca Kuzey Suriye Federasyonu’nu seçimlerini hafta içinde yaparak ilan eden gruplar da referandumda çıkacak iradenin yanında olduklarını bildirdi. ABD, AB ve Rusya’nın ise referandumun IŞİD’le mücadelenin gündemde olduğu bugünlerde yanlış olacağı yönünden eleştirseler ve ertelenmesini talep etseler de katı bir tutum taşımadıkları gözlemlendi.
Bağımsızlık ne zaman?
Bölge halkarının ne istediği, kaderlerini hangi yönde tayin etmek istediklerinin neredeyse hiç konuşulmadığı bu referandum sürecinin ardından Kürdistan Böglesel Yönetimi’nin açıklamaları bağımsızlığa yönelik adımların hemen atılmayacağı, ilanın 21 Mart 2018’de yani 2018 Newroz’unda atılması yönünde olduğunu gösteriyor.
Referandum sonrası içine Türkiye, İran ve Suriye’nin dahil olabileceği yeni bir iç savaş tehlikesi ise yaşananları takip eden herkesin korkusu.