14 Ağustos Diren Kıbrıs eyleminin organizatörlerinden biri olan Pir Sultan Abdal Kültür Merkezi ile yaptığımız röportajı yayınlıyoruz.

 

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği: “Her türlü ayrımcılığa karşıyız. İster Kıbrıslı Türkler ve Türkiye’den gelen göçmenler yapmak  istedikleri her türlü ayrımcılıklara karşıyız.Bizim gözümüzde herkesin ayni olduğu  barış,  kardeşlik ve adamızda en kısa zamanda barışın sağlanmasını istiyoruz.”

“Her iki halk tam bağımsız Kıbrıs için daha duyarlı, örgütlü, dayanışmacı ve siyasi mücadeleci  antiemperyalist büyük bir blok oluşturmak zorundadır.”

 

 

 

Eylemin ismi “Diren Kıbrıs”, peki Kıbrıs neye direnmeli ve neden direnmeli ?

Bağımsız bir Kıbırıs için direnmeli ve ayni zamanda emperyalist  güçlere direnmeli.

 

Eylemin logosunda, Kıbrıs adasından Türkiye ve Yunanistan bayraklarını sökmeye çalışan bir Kıbrıslı figürü var; ayrıca, Türkiye ve Yunanistan bayraklarının adada kalması için o bayrakları adada tutmaya çalışan ABD bayraklı ve Britanya bayraklı iki el var. Bu logo ne anlam ifade ediyor ?

 

Adalı halkımızın kendi kendini  yönetmek istediğini ifade ediyor. Hiçbir ülkenin baskısı olmadan kendi öz iradesiyle kendi kendimizi yönetebileceğimiz mesajını bütün dünyaya logomuzda mesaj olarak veriyoruz.

 

14 Ağustos 1974’te Türkiye Kıbrıs’a 2. Askeri Harekat’ı gerçekleştirmişti. Hem tarihsel olarak hem de güncel durumda bu günün anlamı nedir ? Türkiye’nin adada askeri varlığını bulundurmasının tarihsel ve güncel sebepleri ve sonuçları nelerdir ?

Kıbrıs adasının hem kuzey tarafı ve aynı zamanda güney tarafının askeri bölge işgalinin olmadan askersizlestirilmesinin sağlanması.

 

Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyindeki askeri varlığına veya genel olarak Türkiye’nin Kıbrıs’ın kuzeyinde uyguladığı politikalara karşı çıkanlar, milliyetçi kesimler tarafından “Türkiyeli-Kıbrıslı” ayrımını körüklemekle eleştiriliyorlar. Sizin Pir Sultan Abdal Kültür Derneği olarak Kıbrıslı Türklerin yürttüğü     bağımsızlık ve varoluş mücadelesine yaklaşımınız nasıldır? Türkiye’den gelen göçmenler buradaki mücadelenin neresinde olmalı?

 

Her türlü ayrımcılığa karşıyız. İster Kıbrıslı Türkler ve Türkiye’den gelen göçmenler yapmak  istedikleri her türlü ayrımcılıklara karşıyız.Bizim gözümüzde herkesin ayni olduğu  barış, kardeşlik ve adamızda en kısa zamanda barışın sağlanmasını istiyoruz.

 

14 Ağustos tarihi aynı zamanda Kıbrıs’ın fiili olarak ikiye bölünmesinin de tarihi. Kıbrıs’ın yeniden birleşmesi ve Kıbrıslı Elen ve Kıbrıslı Türk halklarının kardeşliğinin yayılıp güçlenmesi neden önemli ve bunun mücadeledeki yeri nedir ?

 

Emperyalizmin, etnik kökeni  farklı  olan toplumları birbirine kırdırarak,kan akıtarak,parçala böl ve yönet statejisinin sahibi olduğunu bilmekteyiz. Kıbrıs adası  BOP kapsamında petrol ve enerji  nakil  hatlarının jeopolitik  önemi  olduğu bir gerçek.BM  Güvenlik Konseyi’nin 1441 ve 1550 no’lu kararları ile Kıbrıs adasının  bölünemez  ve bir başka ülkeye bir bölüm toprağının dahi ilhak edilemez  kararlarına  saygılı olunmalı.

Her iki halk tam bağımsız Kıbrıs için daha duyarlı, örgütlü, dayanışmacı ve siyasi mücadeleci  antiemperyalist büyük bir blok oluşturmak zorundadır.