Baraka’nın seçim değerlendirmesi:
Dostlar, yoldaşlar, değerli halkımız…
28 Temmuz 2013 tarihinde gerçekleşen seçimler sonucunda Baraka Kültür Merkezi’nin de içinde bulunduğu ve BKP adı altında ortak bir liste olarak seçime giren Toplumsal Varoluş Güçleri %3,21 oy alarak çıkmıştır… Sonuçlar mücadele açısından moral vercidir. 2009 seçimlerine göre ciddi oranda bir destek artışının olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Ancak anti-demokratik bir uygulama olan baraj sistemi nedeniyle bu oylar olabileceğinden az çıkmış ve toplumsal varoluş mücadelemizin temsilcileri meclise girememiştir.
CTP’yi seçim başarısından ötürü kutluyor, CTP’ye umut bağlayan insanlarımızın umutlarının karşılık bulacağı bir hükümet oluşmasını diliyoruz. Ne yazık ki bizim geçmiş deneyimlerden gelen tahminimiz olayların bu yönde gelişmeyeceğidir. Ancak samimiyetle yanılmayı umuyoruz…
Seçimler boyunca, esas olanın sokak olduğunu vurguladık. Bizlerin sokakta, sendikal alanda, yaşam alanlarımızda yürütülen mücadeleyi meclise taşımak istediğimizi; parlamenter alanı da bu mücadelenin bir unsuru kılmak istediğimizi söyledik. Bu hedefimiz şimdilik başarısız olmuştur. Ancak sokaktaki mücadele hala devam ediyor…
Yeni dönemde de küresel ölçekte uygulanmakta olan neo-liberal politikalar, Türkiye üzerinden halkımıza dayatılmaya; yeni yerli işbirlikçiler tarafından halkımıza benimsetilmeye çalışılmaya devam edecektir. Dinsel gericileştirme politikaları, Sunni islam dayatmaları, asimilasyon, entegrasyon politikaları, ekolojk yıkım, gençlerin geleceksizleştirilmesi, yoksullaşma, geçici-esnek ve güvencesiz çalıştırma uygulamaları, özelleştirmeler ve Kıbrıslı Türklerin yokoluş süreci açısından yeni hükümetin farklı bir yaklaşım geliştirmesini beklemiyoruz.
Bugün UBP’ye duyulan öfke gayet haklı ve anlaşılır bir öfkedir. Ancak aynı öfkenin 2009’da CTP’yi sarstığını da unutmadık… 2009’da muhalefet yapmadan seçilen UBP gitmiş, 2013’de UBP’den pek de farklı düşünmeyen CTP yeniden seçilmiştir. UBP yöneticileri ile CTP yöneticilerinin tek farkı, UBP yönetcilerinin AKP dayatmaları karşısında gönüllü ve hevesli bir işbirliği politikası geliştirmesiyken, CTP yöneticilerinin bir kısmının gönülsüz ve isteksiz ama “mecburi” bir işbirliği anlayışına sahip oluşudur.
Halkımız açısından ise, başta özelleştirme ve yoksullaştırma politikaları olmak üzere, dinsel gericilik ve Sunni islam dayatmalarına karşı direnmekten başka bir seçenek yoktur. Biz Baraka olarak herzamanki gibi bu mücadelede en ön safta ve tüm adanmışlığımızla yer almaya devam edeceğiz.
Geride bıraktığımız seçimler, sürekli tartışmalar, bölünmeler ve gerilimlerle anılan sol yapıların bambaşka bir tablo ortaya koyabileceğinin de göstergesi oldu. Öncelikle seçim sürecinin tam ortasında, 19 Temmuz 2013 tarihinde, Baraka’nın çağrısı ile biraraya gelen BKP, DKB, Pirsultan Abdal Kültür Merkezi ve TDP; KTHY binası önünde AKP’yi ve Tayyip Erdoğan’ın Kıbrıslı Türklere yaşattığı utancı protesto ettiler. Seçimlerde birbirine rakip gibi görünen yapıların böylesi bir olgunluğu sergileyebilmiş olması halkımızın ve solun geleceği açısından umut vericidir. Bu gibi eylem ve işbirliklerinin geliştirerek devam ettirilmesini önemsiyoruz. Ayrıca seçimler süresinde Toplumsal Varoluş Güçleri olarak tüm farklılıklarımıza rağmen hiçbir sürtüşme, olumsuzluk ve tartışma yaşamadık. Gerek DKB’den gerekse de BKP’den arkadaşlarımıza, toplumsal hedeflere odaklanabilen ve ayrıntılarda, kişisel çıkar hesaplarında boğulmayan olgun tavırlarından dolayı teşekkür ederiz.
Baraka, geçmişte olduğu gibi bundan sonra da solun, farklı renklerini koruyarak en geniş eylem birlikteliğinin ve sağlıklı tartışmalara dayalı iletişimin savunucusu, takipçisi olacaktır. Şimdi, ortak hedeflere odaklanabilen bu eylem birlikteliğini devam ettirme ve güçlendirme görevimiz önümüzde duruyor…
Baraka, güçlenen, büyüyen, örgütlü, direngen ve kararlı duruşuyla; bundan sonra da parçası olduğu Kıbrıslı Türk halkının en genel toplumsal çıkarlarının savunucusu olmaya devam edecektir.
Baraka Kültür Merkezi
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.