Baraka Kültür Merkezi bir basın açıklaması yayınlayarak, Telsim’in başlatmış olduğu ‘kampanya’ya atıfta bulunarak teşekkür etti: “Bu teşekkürü Telsim’e, Kıbrıs’ın kuzeyinde anayasal bir hak olan (madde 38) vatandaşların sahilleri ve denizleri ücretsiz kullanabilme hakkının kâr hırsıyla gözü dönmüş oteller ve şirketler tarafından gaspedildiğini, gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin yani kısacası kktc devletinin de buna göz yumduğunu ve hatta arka çıktığını bizlere bütün çıplaklığı ile gösterdiği için ediyoruz.”
İşte bildirinin tam metni:
Baraka Kültür Merkezi olarak Telsim’e teşekkür ediyoruz. Bu teşekkürü Telsim’e, Kıbrıs’ın kuzeyinde anayasal bir hak olan (madde 38) vatandaşların sahilleri ve denizleri ücretsiz kullanabilme hakkının kâr hırsıyla gözü dönmüş oteller ve şirketler tarafından gaspedildiğini, gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin yani kısacası kktc devletinin de buna göz yumduğunu ve hatta arka çıktığını bizlere bütün çıplaklığı ile gösterdiği için ediyoruz.
Geçtiğimiz hafta gazetelere göz gezdirenler Telsim’in başlattığı “kampanya”dan haberdar olmuşlardır, Telsim aboneleri ise bu kampanyayı cep telefonlarında mesaj olarak okumuşlardır. Telsim, abonelerine, bir sms karşılığında Escape’e ve Camelot’a ücretsiz giriş yapabileceklerini söylüyor ve bizlere neşeyle şöyle sesleniyor : “Dört tarafı denizle çevrili bir ada ülkesinde yaşayan değerli abonelerimizin, deniz keyfinin tadına Telsim Red’li olmanın ayrıcalığıyla varmalarını arzuluyoruz”.
Bizler, bugüne kadar denizlere ve sahillere ücretsiz girmenin anayasal bir vatandaşlık hakkı olduğunu defalarca kez dile getirdik ve devlete ve ilgili yetkililere, anayasal olan bu hakkı gaspeden otellerin ve şirketlerin uygulamalarına karşı tavır almaları için çağrıda bulunduk. Biz imdadımıza yetişmesi için devleti ve anayasayı uygulayacak bir hükümeti beklerken, Telsim çıkageldi. Bizler de, daha mevcut anayasada var olan haklarımızı bile hayata geçiremeyen bu devletin vatandaşı olmanın bir fayda sağlamadığını, üstüne üstlük ona vergi vererek bir de külfete girdiğimizi düşünüyoruz. Anayasal hakkımıza kavuşmak için sanıyoruz ki tek yol Telsim abonesi olmak; gerekirse vergilerimizi de bundan sonra Telsim’e ödeyebiliriz.
Son olarak not düşmek isteriz ki halkın haklarını savunan örgütlerin ve duyarlı bireylerin denizlerimize, sahillerimize ve anayasal hakkımıza sahip çıkma mücadelesini gerek beleşe deniz eylemleri gerekse hukuki mücadelelerle yükselttiği bu günlerde, Telsim’in çıkıp “bana abone olursanız denize beleşe girersiniz” demesi, halkın hakları için mücadele eden örgütlerle sermaye zihniyeti arasındaki farkı ortaya yeterince koymuştur. Denizler ve sahiller halkındır ! Araya otellerin, şirketlerin, gsm operatörlerinin, devletin ve hükümetlerin girmesine izin vermeyelim!
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.