Dün öğlen saat 14.00 sularında Mağusa Çalışma Dairesi, Sosyal Sigorta Dairesi ve İhtiyat Sandığı Dairesi’nin bir arada çalıştığı binanın çatısında yaşanan olay, ülkemizde iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yaşanan boşluğu ve çözümün nerede aranması gerektiği ile ilgili gerçekleri yeniden gözler önüne serdi.
Mağusa Çalışma Dairesi, Sosyal Sigorta ve İhtiyat Sandığı Dairesi’ne ait binanın çatısında dün öğlen 14.00 sularında yaşanan vahim olay, duyarlı bir vatandaş tarafından görüntülendi.
“Üç daire tarafından ortak kullanılan binanın damında, iki işçinin, iş sağlığı ve güvenliği adına hiçbir önlem alınmadan, depoyu dama çekmeye çalıştığı görülüyor. ” der ya.. onu ” Üç daire tarafından ortak kullanılan binanın damında, iki işçinin, iş sağlığı ve güvenliği adına hiçbir önlem alınmadan, bağladıkları depoyu dama çekmeye çalıştığı görülüyor. “
Bakan Akansoy’dan Açıklama Geldi
İçişleri ve Çalışma Bakanı Asım Akansoy ise, yaşanan olayla ilgili açıklamada bulunarak, özel firma tarafından su deposu monte edilmesi esnasında, yaşanan görüntüleri üzülerek basından takip ettiklerini, söz konusu firmadan yapılan tüm alımların iptal edildiğini ve monte edilen ürünün de kendilerine iade edilmesi talimatında bulunduğunu söyledi.
Akansoy’un olaya “tepki” koyduğu, ve söz konusu özel firmayla artık iş yapılmayacağını duyuran açıklaması, firma ile ilgili herhangi bir yasal işlem yapılıp yapılmadığını belirtmediği için yetersiz kaldı.
Akansoy’un açıklamalarını yetersiz kılan bir başka nokta ise, özel firmaya bu işi hangi Dairenin yaptırdığını, ve firmayla yapılan sözleşmede iş güvenliğine ait bir maddenin bulunup bulunmadığıydı.
Şöyle ki; taşeron bir firmaya yaptırılan bu iş sırasında, İş güvenliği ile ilgili önlemleri taşeron filrmanın alacağı sözleşmede yer almamışsa, bu önlemleri alma yükümlülüğü Bakanlığa ait. Akansoy’un bu ihlalden hangi tarafın sorumlu olduğunu, taşeron firma ile sözleşmeyi hangi kurumun yaptığını, sözleşmede iş sağlığı güvenliği önlemleriyle ilgili bir madde olup olmadığını açıklamaması, Bakan’ın açıklamasının kamuoyunun gazını alan bir çabadan ibaret kalmasını sağlıyor. Olay hakkında herhangi bir yasal işlem yapılmadan, yalnızca firma ile artık iş yapılmayacağını duyurmak, Çalışma Bakanlığı için vahim bir açıklamadır.
İşçi ölümlerinin rekor kırdığı 2015 yılında, sendikasız çalıştırılmanın yasaklanması talebine karşı, “denetimlerin artırılması” gerektiğini öne çıkaran anlayış dün yaşanan olayla birlikte değişmelidir. Devlet’in denetim amaçlı teftişlerini yaptığı merkezde, Çalışma Dairesi’nin çatısında böyle bir ihlalin yaşanması, çözümün denetimleri artırmada değil, özelde sendikalaşmada olduğu gerçeğini göstermiştir.
Bakan Değişti, Fotoğraf Değişmedi
Mağusa Çalışma Dairesi’nin çatısında yaşanan olayın benzeri, Aziz Gürpınar’ın Çalışma Bakanlığı döneminde, Lefkoşa’daki Çalışma Bakanlığı binasında da yaşanmıştı. Dün yaşanan ihmal, Gürpınar döneminde Çalışma Bakanlığı’ndaki bir klimayı tamir eden işçilerin, iş güvenliği önlemleri alınmadan, pencereden salkarak tamir yaptığı görüntüleri akıllara getirdi. Geçtiğimiz Ağustos ayında aşırı sıcakta işçi çalıştırılmasını bir süre yasaklayan ve yasağa uymayanların ihbar edilmesi çağrısı yapan İçişleri ve Çalışma Bakanlığı, aynı gün kendi bakanlık binasında hiç bir emniyet önlemi almadan işçi çalıştırması tepki çekmişti.