Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Türkiye’de yayınlanan Star Gazetesi tarafından çarpıtılan söyleşisinde, tartışmalara neden olan ifadeler hakkında düzeltme geldi…
Garantiler ve Güven arttırıcı önlemler konusunda Akıncı’nın söylediklerinin farklılaştırıldığı vurgulanan açıklamada, bu konularda Akıncı’nın söyledikleri bant kayıtlarından çözülerek tam olarak aktarıldı. Star Gazetesi tarafından yapılan manipülasyonun net bir şekilde görüldüğü düzeeltmeyi aynen yayınlıyoruz…
Cumhurbaşkanımız Sayın Mustafa Akıncı, Türkiye’de yayımlanan Star Gazetesi’ne verdiği mülakatta yer yer doğru ifadeler olmasına rağmen haberin başlığı ve bazı ara başlıklar Cumhurbaşkanımızın söylediklerini yansıtmayan şekilde aktarılmıştır. Ses kayıtlarının çözümünde Cumhurbaşkanımız Akıncı’nın garantiler konusu ve Rum tarafının açıkladığı güven yaratıcı önlemler paketiyle ilgili olarak söyledikleri şöyledir:
Garantörlük Anlaşması’nın uluslararası niteliğe sahip bir anlaşma olduğunu ve ilgili olan tarafların Türkiye, Yunanistan, İngiltere, Kıbrıs Türk tarafı ve Kıbrıs Rum tarafı olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanımız, “tarafların birlikte onaylayacağı bir son şekil olmadıkça şu anda garanti sistemi devam edecek. Dolayısıyla tek taraflı olarak Yunanistan’ın, ya da başka bir ülkenin ben bunu değiştirdim böyle yapıyorum demesi mümkün değildir. Eğer uzlaşı olacaksa, bu dediğim tarafların uzlaşmasıyla yeni bir şekil verilebilir. Bu da şu an gündemin en sıcak konusu değildir kanaatindeyim” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı ayrıca, söz konusu haberde Rum tarafının duyurduğu 4 maddelik güven yaratıcı önlemler paketiyle ilgili olarak da şunlara dikkati çekti:
“Son açıkladıkları güven artırıcı önlemler paketini Sayın Anastasiadis’ten dinlemek isterim. Bunu basından verdiler ama ben basın üstünden güven artırmanın, somut önlemlerin bu şekilde basına duyurulduktan sonra Türk tarafına, bilgi verilmesinin çok şık olmadığı düşüncesindeyim. Bunlardan bir tanesi dağlardaki mayınlardır. Bu çok insani bir konu, can güvenliğiyle ilgili. Çok önceden bildirilmiş olmasını arzu ederdim. Bizde de böyle yerler varsa; bizim de bunları bildirmemiz doğru olur. Tabii ki iki tarafın toplumlarını birbirine yakınlaştıracak, ilişkileri daha iyi bir seviyeye çekecek adımlar olumludur. Olumuz bir tepki göstermek istemem. Önce bir dinleyelim. Ama bunun yanında yapılacak daha önemli konular var. Mobil telefonların birbirine bağlanması, ticari araçlarımızın diğer tarafa geçebilmeleri, bazı sınır kapılarının daha açılması, hellim ihracatımız gibi konularda engellerin aşılması gibi konularda, gerek AB’nin ama gerekse de Rum tarafının daha anlayışlı olması ve Türk tarafına gerçek anlamda güven telkin edecek davranışları sergilemelerinde büyük yarar var.”