Türkiye başbakanı Recep Tayyip Erdoğan geçtiğimiz haftaya gerek yaptıkları gerekse de söyledikleriyle ‘’damgasını’’ vurdu.
Soma’da yaşanan facianın ardından, ülke genelinin yaşadığı üzüntü, dünyanın birçok ülkesinden oradaki halka gelen destek mesajları ile bunun yanında büyüyen protestolar arasında, ‘’ Bunun fıtratında bunlar var. Kaza olmayacak diye bir şey yok’’ demek, söylenilecek en son söz olsa gerek…
Üstelik çok kısa bir süre önce mecliste bu konu gündeme gelmiş, orada bulunan taşeron firmanın yaptığı usulsüzlükler giderilmez ve yapılan uyarılar dikkate alınmaz ise facianın kaçınılmaz olduğu söylenmişti.
Hükümet olduğu günden bu yana birçok kez sonucu ölüme varacak olaylarda dahi, gündemin ani manevralarla değiştirilmek istenmesi yapılan yanlışlıkların acı ispatı olarak halkların önünde duruyor…
Buna en acı örneklerden bir tanesi de Reyhanlı’da yaşanan patlama olsa gerek…
Birçok insanın yaralandığı ve hayatını kaybettiği patlamadan kısa bir süre sonra, kürtaj meselesi gündeme getirilmiş ve ana akım medya desteği ile nabız o yöne doğru kaydırılmıştı…
Bu ve benzeri söylevlere artık şaşırılmaması hatta üzerine gidilmesi gerekmektedir.
Çünkü artık ifadeler bambaşka bir hal alarak, halkların arasını açmayı yani kutuplaşmayı işaret ediyor…
Özellikle Berkin Elvanı anmak için tören düzenlemek isteyen kitlelere, ‘’biz her ölüm hadisesinde anma mı düzenleyeceğiz?’’ şeklinde ifadelerle bölünmeler yaratılıp yapılan basit bir tören amacından saptırılıyor.
Hedefin ülke genelinde halkı karşı karşıya getirip, sokağa çıkıp hakkını arayan insanları şeytan taşlarcasına yaftalamak olduğunu söyleyebiliriz…
Osmanlı padişahlarıyla benzer zihniyeti taşıyan AKP, o dönemlerde olduğu gibi teker teker insanların ağzına mühür vuramayacağı için, gruplaşmalar yaratıp, kitleleri ‘’polis iyi sabrediyor’’ şeklindeki ifadelerle kolluk kuvvetlerinin ortasına atıyor…
Haklı gerekçelerle yükseltilen sesleri bu ve benzeri söylevlerle kısarak üstüne üstlük aynı taşı, toprağı, yolu veya sokağı paylaşan insanların birbirine düşürülmek istenmesi, şüphesiz ki tepkilerin çığ gibi büyüdüğü bu günlerde işlerine geliyor…
Bu durum Türkiye’de olduğu gibi bizim ülkemizde ya da farklı ülkelerde de yaşanarak insanlar yaratılan koşullar gereği ayrıştırılmaktadır.
Bu noktada amaç, yıllardır Alevi, Kürt, Türk, Ermeni, , şeklinde ayrıştırılan halkların, bugün neyin ak neyin kara olduğunu görebilmesini sağlamaktır.
Halkların kardeşleştiği, dayanıştığı bir ülke egemenlere dar olmuş demektir…
Ne de olsa dayanışmanın fıtratında var…
Mustafa Batak
Baraka Kültür Merkezi
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.