Bağımsızlık Yolu Parti Meclisi Üyesi ve Lefkoşa Örgütlenme Sorumlusu Cansu N. Nazlı, Din İşleri Dairesi’ne Kuran kursu düzenleme yetkisi veren yasa maddesini iptal etmesine dair açıklamada bulundu.
Dinsel gericiliğe karşı ücretsiz kamusal kreş ve etüt merkezlerin açılması, asgari ücretin geçinebilir bir seviyeye gelmesi, özel sektörde sendikalaşma, sosyal hizmetlere daha fazla bütçe ve personel tahsis edilmesi gibi somut talepler etrafında örgütlenmeliyiz.
Açıklama şöyle:
Çocukların son bir yılda ücretsiz, kamusal eğitim hakkı ya tamamen gasp edilmiş ya da kısmi olarak ihlal edilmiş durumda. Ülkesinde eğitim hakkı ihlal edilmemiş çocuk kalmamışken Başbakan çıkıp eğitimin anayasal hak olduğunu ve gerekli yasal düzenlemelerin yapılacağını söylerken okullarda verilen eğitimden değil; kuran kurslarından bahsediyor. Mahkeme kararını henüz detaylı okuyamadım ancak bu karar verilmeden önce de fikrimiz aynıydı. Soyut düşünme yetisi gelişmemiş çocuklara kuran kursu verilmesi çocuk istismarıdır. Bunun da sorumlusu yalnızca gerici kesimler değildir. Ücretsiz kamusal kreşler ve çocukların okuldan sonra giderek bilim, sanat, spor gibi faaliyetlerde bulunabilecekleri ücretsiz kamusal etüt merkezleri olmayışının etkisi vardır. Özel sektörde insanların günde 12 saat çalıştırılmasının ve birçok insanın geçinebilmek için 2. işte çalışmasının sonucu eve geç saatte dönüyor olmasının ilgisi vardır. Sosyal Hizmetlerin düşük bütçe ve sınırlı imkanla yoksullara, çocuklara, kadınlara destek olamayacak hale bilinçli olarak getirilirken, dini kurumların, Vakıflar İdaresi’nin bolluk içinde para saçtığı, yoksul insanlara yardım kisvesiyle etkileşim alanını genişletebilmesiyle ilgisi vardır. Anayasa Mahkemesi’nin kararı çok önemli ve müdahale kelimesinin konuşulmasına dahi izin vermemeliyiz. Ancak mahkeme kararlarının soyut olduğunu ve gerçek hayatı değiştirmede tek başına etkisi olmadığını da unutmamalıyız. Dinsel gericiliğe karşı ücretsiz kamusal kreş ve etüt merkezlerin açılması, asgari ücretin geçinebilir bir seviyeye gelmesi, özel sektörde sendikalaşma, sosyal hizmetlere daha fazla bütçe ve personel tahsis edilmesi gibi somut talepler etrafında örgütlenmeliyiz. Gericilikten korkma, geç kalmaktan kork!