Doğaya ve hayvan haklarına duyarlı örgüt ve aktivistlerden oluşan Dünya Yalnız Bizim Değil Hareketi, Başbakanlık önünde yaptığı basın açıklamasıyla orman yangınlarına dikkat çekti.
Bir süre önce tüm halkı derinden üzen yangınların tekrar yaşanmaması ve yaşanırsa da en hızlı şekilde önlem alınması için hazır olunması taleplerini dile getiren hareket üyeleri, hükümetin helikopter alınmaması yönündeki kararını da eleştirdi.
“Taşıma helikopterle yangın sönmez”, “Kumara verdiğiniz önemi ormanlarımıza da bekleriz”, “Orman Dairesi’ne bütçe ayır, yanmayalım cayır cayır” yazılı pankartların tutulduğu eylemde; “Çevre ve sağlık arasında doğrudan bir ilişki olup, tıpkı korona virüsün doğaya aşırı müdahale sonucu insanlara bulaşması gibi, bugün ormanlarımızın yanması yarın başka hastalıklara da vesile olacaktır” denildi.
Basın açıklamasını tam metni ise şöyle:
Geçtiğimiz aylarda hepimizin ciğerini yakan, “can kaybı yok” denmesine karşın onlarca hayvanın yanmasına sebep olan orman yangınları sonrasında ne gibi önlemler alındığını, tekrar yaşanması muhtemel yangınları önlemek ve anında söndürebilmek için neler yapıldığını merakla izliyoruz. Ancak elle tutulur, ciddi bir önlem alındığını görebilmiş değiliz. Bilakis, ormanlarımızda kurulmuş olan kamera sistemlerinin çalışamaz duruma getirildiğini; Orman Dairesi’nin nitelikli ve kadrolu personel eksikliğini; yangın çıkardığı şüphesiyle tutuklanan kişilerin halen daha yargılanmadığını ve suçluysa cezalandırılmadığını; ayrıca yangın helikopteri alınmaması yönünde karar verildiğini öğrenmiş bulunuyoruz!
Evet, korona sebebiyle çok zor günlerden geçiyoruz ve hükümetin önceliği sağlıktır denebilir. Fakat halkın sağlığı konusunda da aynı basiretsizliği ve umursamazlığı gösteren hükümetin mazereti sağlığa öncelik vermek olmasa gerek. Keza, çevre ve sağlık arasında doğrudan bir ilişki olup, tıpkı korona virüsün doğaya aşırı müdahale sonucu insanlara bulaşması gibi, bugün ormanlarımızın yanması yarın başka hastalıklara da vesile olacaktır. Bu nedenle bugün ormanlarımızı korumak sadece doğa için değil, yarın yeni salgın hastalıkların önlenmesi için de gereklidir.
Türkiye’ye ait bir yangın helikopterinin yılın belli dönemlerinde ülkemizde konuşlandırılması ise çözüm üretmekten uzak, yanlış ve eksik bir karardır. Söz konusu helikopterin personeli ülkemizde kaldığı sürece konaklama masrafları, iaşe ibate giderleri Orman Dairesi Müdürlüğü tarafından sağlanacak, yakıt temini ve tüm giderler de yine ülkemizce karşılanacaktır. Ama sonuçta yangın helikopteri, ülkemize ait olamayacaktır. Nitekim çevre örgütleri de bu gibi palyatif çözümlerin yeterli olmadığını vurgulamaktadır.
Sıcakların, dolayısıyla da yangın tehlikesinin gittikçe arttığı yaz aylarında hükümeti ciddiyetle bu konuya eğilmeye ve orman yangınlarını önleyici, anında müdahaleye uygun, kalıcı çözümler üretmeye davet ediyoruz. Aksi halde ne yazık ki yine canımız yanacak ve bunun sorumlusu, bile bile tedbir almaktan kaçınan hükümet olacaktır.
Dünya Yalnız Bizim Değil Hareketi