Sağlıkta örgütlü 4 sendika, alt yapı ve personel eksikliklerinin giderilmesi ve pandemiyle ilgili organizasyonun sağlanması talebiyle 3 saatliğine Lefkoşa Devlet Hastanesi’ndeki poliklinik ve ameliyat hizmetlerini durdurdu. Sağlıkla ilgili 7 maddelik talebin dile getirildiği uyarı grevi kapsamında bugün 09.00-12.00 saatleri arasında Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi ve Lefkoşa Devlet Hastanesi’nde poliklinik ve ameliyathane hizmetleri verilmedi.
Acil ve yataklı servislerde, onkoloji, thalassaemia ve diyaliz merkezlerinde ve 112 Hızır serviste hizmetler aksamadı. Sağlık çalışanları saat 10.30’da Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi önüne çıkarak, “Sağlık sistemi hazır olmadan, karantinasız girişlere hayır” diyerek hükümete seslendi.
3 saatlik uyarı grevini Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (TIP-İŞ), Kıbrıs Türk Hemşireler ve Ebeler Sendikası (KTHES), Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS) Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (KAMUSEN) KKTC Kamu İşçileri Sendikası (KAMU-İŞ) sendikaları yaptı. 4 sendikanın başkanı da eyleme katılarak üyelerine destek belirtti.
Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) Başkanı Özlem Gürkut ve yönetimi de hastane önündeydi. KTHES Başkanı Ali Özgöçmen, KTAMS Başkanı Güven Bengihan ve Tıp-İş Başkanı Ahmet Varış hastane önünde basına açıklama yaptı.
İlk sözü alan KTHES Başkanı Ali Özgöçmen açıklamasında “Bir ipte iki cambaz oynamaz. Pandeminin cambazları sağlık çalışanlarıdır. Bu ipten inin ya da biz sizi indiririz” ifadelerini kullandı. Sınırların açılmasına karşı olmadıklarını belirten Özgöçmen, sağlık alt yapısı ve organizasyonu hazır olmadan açılmaya karşı olduklarını söyledi. Sağlık Bakanı Ali Pilli’nin “50 hemşire istihdam edilecek” açıklamasına işaret eden Ali Özgöçmen, “Mevsimlik işçi adı altında siyasi yatırım amaçlı, meslek onurumuzu ayaklar altına atarak, istihdam yapmaya çalışıyorlar ve buna sessiz kalacağımızı sanıyorlar. Kalmayacağız. Bugün konuyla ilgili gerekli cevabımızı vereceğiz” ifadelerini kullandı. Personel ve alt yapı eksikliklerinin bugüne kadar neden tamamlanmadığını sorarak, siyasileri halkı kandırmakla suçlayan KTHES Başkanı Ali Özgöçmen, “Sabır taşımız çatladı, hekimlere, hemşirelere, sağlık çalışanlarına ve bilime cevap vermeyecekseniz, kulak asıp ona göre hareket etmeyecekseniz, biz bu hastanelerden çıkalım, gelin siz çalışın” dedi.
KTAMS Başkanı Güven Bengihan, sağlık çalışanlarının olası bir salgın için alt yapının hazır olmadığını ifade ettiğini, pandemi hastanesinin çivisinin bile çakılmadığını kaydederek, “Sayın Başbakan ve Sayın Sağlık Bakanı, ‘hazırız’ diyor. Hazırsak sağlık çalışanları neden burada?” diye sordu. Bengihan, kamu sağlık çalışanlarının toplum sağlığı konusunda gailesi olduğunu belirterek, hükümeti “casino sahiplerini, kumarcıları ön planda tutmakla, günü birlik tutarsız kararlar almakla” suçladı. Kumar oynamaya gelenlere ücretsiz PCR testi yapılırken, Güneye giden emekçilerden 300 TL alındığını savunan Bengihan, “Böyle hükümet, böyle yönetim olmaz olsun” dedi. 6 aydır sağlıkta personel ve alt yapı eksikliğine dikkat çekildiğini, sürecin Bulaşıcı Hastalıklar Yasası tahtında yürütülmediğini ve komitelerin çalıştırılmadığını ifade eden Bengihan, “Hükümet kararlarıyla kamu sağlık çalışanlarını de toplumu da bezdirdi” şeklinde konuştu. KTAMS Başkanı Bengihan, ülkeye girişlerde DSÖ’nün belirlediği kriterlere göre tedbir alınmasını isteyerek, risk grubu ülkelerden gelecek olanların karantinada kalması gerektiğini belirtti ve yasanın da bunu emrettiğini kaydetti.
Kıbrıs Türk Hekimler Sendikası (Tıp-İş) Başkanı Ahmet Varış da, tüm kararların bilimsel gerçekler doğrultusunda üretilmesi gerektiğini dile getirdi Talep ettikleri düzenlemeler yerine getirilmeden ülkelerden karantinasız girişlerin durdurulmasını talep eden Varış, talepleri karşılanmazsa eylemlilik sürecini yaygınlaştıracaklarını da belirtti. Konuşmasının başında küresel bir salgın olan koronavirüs enfeksiyonuna her ülkenin kendi sağlık sistemi içinde yanıt vermeye ve eksikliklerini gidererek, sağlık sistemlerini hazır hale getirmeye çalıştığını anlatan Varış, bu hazırlıklar kapsamında Dünya Sağlık Örgütü’nün önerilerine işarete etti. Varış, bunları “tüm hastanelerde yeterli izolasyon odalarının oluşturulması; yoğun bakım kapasitelerinin artırılması; başta tanısal test kitleri ve laboratuvarlar olmak üzere radyolojik görüntüleme merkezlerinin niceliğinin artırılması; bilimsel olarak etkinliği yüksek olan ilaçların temini ve sağlık çalışanları için yeterli kişisel koruyucu ekipmanların sağlanması” olarak sıraladı.
“HAZIRLIKLARIN BİR KISMI YAPILMADI”
İlk vakanın görüldüğü günden bugüne salgınla mücadeleye yönelik yapılması gereken hazırlıkların bir kısmının yapılmadığını söyleyen Varış, bir kısmının da “hantal bir bürokratik yapı” içerisinde yapılmaya çalışıldığını kaydetti. Varış, “Geçtiğimiz süreçte Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi pandemi merkezine dönüştürülmüş; tüm eksikliklere rağmen sağlık çalışanlarının çabasıyla yürütülen kamu sağlık hizmetleri önemli derecede kesintiye uğratılmıştır” dedi. Varış sözlerine “Covid dışı hastalarımız sağlık hizmetinden mahrum edilmiştir” şeklinde devam etti. “TÜM KARARLAR BİLİMSEL GERÇEKLER DOĞRULTUSUNDA ÜRETİLMELİDİR”
Son 6 aydır tüm dünyayı etkisi altına alan ve ülkede ilk kez 10 Mart 2020 tarihinde saptanan Covid-19’un 5 Temmuz’da, 4 aylık bir süre geçtikten sonra ‘tehlikeli bulaşıcı hastalık’ olarak ilan edildiğini söyleyen Varış, şöyle devam etti: “Hükümetin önümüzdeki süreçte salgın yönetimini yasal mevzuatlara uygun şekilde yapmaya karar vermesi önemli bir gelişmedir. Ancak süreç yönetiminin sadece yasal mevzuata uygun olması yeterli değildir. Tüm kararlar bilimsel gerçekler doğrultusunda üretilmelidir. Çünkü esas olan insan hayatıdır.”
PANDEMİ MERKEZİ, EKİPLER VE İLAÇ TALEBİ…
Varış, sağlıkta eylem yapmanın kolay olmadığını ancak eksiklikler giderilmez ve sağlık sistemi pandemiye hazır hale getirilmezse, toplum sağılığının zarar göreceği endişesi taşıdıklarını dile getirdi. Servisleriyle, tanısal laboratuvar olanaklarıyla ve ayrı tomografi cihazıyla tam teşekküllü bir pandemi merkezinin zaman kaybetmeden hazırlanmasını talep eden Varış, “Boş binaların hasta bakmayacağını unutmadan bu pandemi merkezinde hizmet verecek ekiplerin eğitimlerinin tamamlanması ve organizasyonun sağlanması”nı talep ettiklerini belirtti. Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği tedavi protokellerinde bulunan etkinliği yüksek antiviral ilaçların nüfusa ve olası hasta sayısına göre yeterli miktarda alınması talebini de ifade eden Varış şöyle devam etti: “Dünya genelinde Covid-19 virüsü ile enfekte olan kişilerin yüzde 5 ile yüzde 20’lik kısmının sağlık çalışanları olduğu bildirilmektedir. Hizmetlerin sürdürülmesi ve hastane kaynaklı bulaş riskinin azaltılması için sağlık çalışanlarının korunması son derece önemlidir. Tüm sağlık çalışanları için kişisel koruyucu ekipmanların yeterli miktarda sağlanmasını, elimizde ne kadar malzeme var diye sorduğumuz zaman ‘yarın bir uçak dolusu malzeme gelecek’ sözünü artık duymak istemiyoruz”
“İLAÇ VE MALZEME KONUSUNDA ŞEFFAF BİLGİLENDİRİLMEK İSTİYORUZ” Hizmet veren sağlık çalışanlarının ilaç ve malzeme yönünden düzenli olarak ve şeffaf bir şekilde bilgilendirilmesini talep eden Varış, artmakta olan ekonomik krizle birlikte yurttaşların kamu sağlık hizmetlerine olan ihtiyaçlarının artacağını belirtti. Varış, Covid 19 dışı hastalarımızın nitelikli sağlık hizmeti alması ve sevklerin azaltılması için kamu sağlık merkezlerindeki eksikliklerin biran önce giderilmesini de talep etti.
“DÜZENLEMELER YAPILANA KADAR YÜKSEK RİSKLİ ÜLKELERDEN KARANTİNASIZ GİRİŞLERİN DURDURULMASINI TALEP EDİYORUZ”
“Bu düzenlemeler yapılana kadar yüksek riskli ülkelerden karantinasız girişlerin durdurulmasını talep ediyoruz” diyen Varış, şöyle devam etti: “Halkımızın anayasal olan sağlık hakkı için; göz göre göre can kaybı yaşanmaması için ve bu ülkedeki her bireyin insanca yaşama hakkı olduğu için tüm bunları istiyoruz. Hükümet ve Sağlık Bakanlığı’nın halkımızın sağlığına yönelik bu taleplerimizle ilgili olumlu adımlar atmaması halinde eylemlilik sürecimizi yaygınlaştıracağımızı tüm kamuoyuna duyururuz.”