“29 Haziran tarihinde yapılan yerel seçimler ve Anayasa referandumunda, 1985’te olduğu gibi; Anayasa ve ayrılıkçı siyasi rejime karşı çıkan örgütlerimiz, %63 “Hayır” oyu ile amacına ulaşmıştır.
Öncelikle; toplumsal kimliğine, kültürüne ve siyasi iradesine sahip çıkıp “Hayır” oyu ile ayrılıkçı rejime ve onun Anayasası’na karşı onurlu duruş sergileyen tüm vatandaşları kutlamak görevimizdir.
Meclis’teki 50 milletvekili arasından, onurlu duruşu ile “Hayır” kampanyasına destek veren Sn. Hüseyin Angolemli’ye de özellikle teşekkür ederiz. Referandum öncesi ortaya koyduğumuz tüm argümanların kamuoyu nezdinde olumlu yanıt bulması, karamsarlık taşıyan toplumumuz üzerinde çok olumlu bir hava yaratmıştır.
1974 yılında Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bozulan anayasal düzenini tekrardan tesis etmek ve toprak bütünlüğünü korumak için garantörlük sorumluluğu çerçevesinde askeri müdahalede bulunan Türkiye Cumhuriyeti’nin adamızın kuzeyinde uluslararası hukuku çiğneyerek yarattığı bu ayrılıkçı işgal düzeninin halkımızın çoğunluğu tarafından istenmediği bir kez daha kanıtlanmıştır. Göç Yasası’na, siyasi dayatmalara, militarist baskılara, asimilasyona, entegrasyon politikalarına, dini baskılara; “Hayır” oyu ile cevap verilmiştir.
‘Hayır’ oyu, TC’nin kurdurduğu bu kukla düzeninin, onun anayasasının ve TC işbirlikçisi siyasi partilerin toplum tarafından benimsenmediğini açıkça ortaya koymaktadır. Özellikle mecliste bulunan dört (4) siyasi partinin, tepeden inme bir kararla, 1980 Evren Cuntası’nın dayattığı anayasanın işgali hedefleyen özüne (Geçici 10. Madde’ye) dokunmadan yapılan şekilsel değişikliklerin, toplumun beklentilerine cevap vermediğini açıkça görülmektedir.
Kıbrıs Türk Toplumu işgali hedefleyen, cuntacı anayasadan ve onun dayattığı kukla rejim ve işbirlikçilerinden bıkmıştır. Bu çerçevede; bu değişiklikleri halka sunarak, göz boyamaya çalışan meclisteki dört (4) siyasi partinin ve bunu onaylayan Sn. Eroğlu’nun Kıbrıs Türk Toplumu’nun siyasi iradesini temsil etme misyonu, bu ‘Hayır’ kararından sonra meşruriyetini kaybetmiştir. Oy birliği ile sunulan bu kararın halk tarafından reddi, o düzenlemeleri yapanların reddi anlamını taşımaktadır.
Temsiliyet yetkisini kaybeden bu meclis ve cumhurbaşkanının, toplum adına kararlar üretmeye devam etmesi, siyasi iradenin ayaklar altına alınması anlamı taşımaktadır. Bu çerçevede toplumu temsil etme yetkisini yitiren meclisteki dört (4) partinin ve Sn. Eroğlu’nun derhal istifa ederek, bu kukla oyununa son vermeleri gerektiğini vurgulamak isteriz. Bununla birlikte, TC’nin dayattığı bu ayrılıkçı düzen ve anayasanın da iflas ettiğinden, TC devletini uluslararası antlaşmalara saygıya davet eder, adamızda bulunma sebebi olan Kıbrıs Cumhuriyeti’nin bozulan anayasal nizamını tekrardan tesis etme ve toprak bütünlüğünü koruma sorumluluğunu hatırlatırız.”
Leave a Reply
Yorum yapabilmek için oturum açmalısınız.