1948 Maden Grevi’nin 71’inci Yıldönümü

13 Ocak 1948’de, 125 gün sürecek olan Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Elenler’in CMC (Cyprus Mines Cooperations) şirketine karşı ortak mücadele ettiği, Skuryotissa’da yer alan madende gerçekleştirilen “Maden Grevi” başlamıştır.

15978215_10154958312783619_1955622678_n

 

 

Grevin en önemli unsuru Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Elen maden işçilerinin, sömürüye karşı ortak mücadele etmeleriydi. Bir yandan CMC ile mücadele ederken diğer yandan da şöven unsurlar ile faşistlerin ve kilisenin baskılarına karşı da mücadele ediliyordu.

4 ay 4 gün süren grev Kıbrıs işçi sınıfı’nın en uzun süreli ve en fazla katılımlı grevi oldu. Greve 1300 Kıbrıslı Elen ile 700 Kıbrıslı Türk toplam 2000 işçi katıldı.

15995755_10154958299703619_1189073794_n

Grev sayesinde işçiler birlik oldukları zaman sermayeye karşı daha kolay mücadele edebileceklerini ve haklarını kazanabileceklerini kavradılar.

15995569_10154958288893619_594144920_n

Bu mücadelenin diğer bir önemli yönü ise madencilerin eşlerinin ve çocuklarının aktif bir şekilde mücadelenin içinde yer alarak grev sırasında birçok miting ve eylem düzenlemesi olmuştur. Anlatılanlara göre; CMC, Lefke’deki ilkokulda öğrenim gören çocuklara her gün bir maşrapa süt veriyordu. İlkokul çocukları da babalarına analarına zulüm yapanlardan bu sütü almamaya, boykot etmeye karar vermişler ve maşrapaları Lefke meydanına bırakmışlar. Polis bir süre ne olduğunu anlayamamış ve meydanda maşrapa yığınının altında bomba var diye düşünerek arama yaptı.

15969919_10154958288263619_295862806_n15995803_10154958287878619_633829414_n

O yıllarda grevler sendikalar tarafından ödenerek yapılmamakta, ağır bedeller ödeyen grevciler, toplumun dayanışmasıyla hayatlarını sürdürebilmekteydi. Maden Grevine de toplumun tüm kesimlerinden destek gelir. O yıllara tanıklık edenlerin anlattığına göre Lefkoşa’daki genelevde çalışan seks işçisi kadınlar da kazançlarının bir kısmını CMC işçilerine ve ailelerine bağışlamışlar. Bu dayanışma sonucu toplanan bağışlar, geçim sıkıntısı yaşayan maden işçilerine verilerek hayatlarını idame ettirmeleri sağlanır.

Birçok kez grev kırıcılar ve polis ile karşı karşıya gelen işçiler, yılmadan mücadelelerine devam ettiler. Nitekim 3 Mart 1948 günü Karadağ mahallesinde ve Gemikonağı iskelesinde grev yapan işçiler ile polis çatışmış ve çıkan çatışmada 8 işçi ağır yaralanmıştır. Birçok grevci işçi ve eşleri mahkemelerde yargılanarak iki yıla varan hapislik ve para cezalarına mahkum edildiler.

Grev süresince Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Elen maden işçileri, sınıf mücadelesi altında dayanışmalarını geliştirerek, grev kırıcılara ve sömürge yönetimine karşı durmuşlardır.

Grevi sürdüren işçi komiteleri ile yapılan uzun toplantılardan bir sonuç çıkmaması üzerine, giderek daha fazla sayıda işçi işbaşı yapmış ve sonunda sendika grevi kaldırmak zorunda kalmıştı. 125 gün süren ve 17 Mayıs 1948 günü resmen sona eren grevle, işçilerin öne sürdüğü 23 talepten sadece bir tanesi tam olarak yerine getirilmişti. Fazla mesai bir buçuk saatle sınırlandırılıyordu. Yeni hayat pahalılığı indeksine göre ayarlanacak olan ücret artışına ilişkin söz tutulmuş, ama işçi ve ailesi için gerekebilecek hastane bakımı fonuna ayda 8 şilinlik bir kesinti yapılmıştı. Oysa bu hizmet, daha önce parasız olarak yapılıyordu. İstenen ek tatil günlerinden, sadece biri kabul edilmişti. Şirketin verdiği tek taviz bunlardı. Kazanımlar az gibi görünse de 48 maden grevi, işçi sınıfı tarihimize damgasını vurmuş olan, iki halkı emek mücadelesinde yakınlaştıran ve bugün hala dersler çıkardığımız bir deneyimdir.

15965168_10209711307032824_35581993082307585_n

Grev öncesinde madende çalışan işçilerin yüzde 90 kadarı yeniden işe alındı. Sendikal faaliyette bulunan veya şiddet olaylarına karıştıkları öne sürülen diğer işçiler ise işe geri alınmadı. Yaz aylarında işe girmeyi başaran bu işçilerden 12’si Karadağ’da, 8’i Gemikonağı’ndaki iş yerlerinden yeniden uzaklaştırıldılar. Grev sonrasında grev kırıcı ve işveren yardakçısı olan bazı işçilere 20 bin dolar karşılığı para yardımı yapıldığı, grev hakkında bilgi veren David Lavender’in “The Story of Cyprus Mines Corporation” (California,1962, s.299) adlı kitabında kaydedilmiştir1.

Tabelacı Cahit (Cahit Anıl), Uluslararası işçi marşına (Bandiera Rosa) aşağıdaki sözleri yazarak Maden Grevi’nde verilen mücadeleyi ve gelişen sınıf bilincini yansıtmıştır.

MADEN İŞÇİLERİ MARŞI
Söz: Tabelacı Cahit (Cahit Anıl)

Maden işçileri

Dönmezler geri
Sert adımlarla
Koşar ileri
Yılmaz mücadeleden işçiler
Korkmaz toptan tüfekten işçiler
Kalpleri iman dolu bekçiler
Getirir fakir halka büyük zaferi
Türk-Rum madenciler
Mert fakir erler
Bir hak yolunda
Birleşmiştiler
Dağlar taşlar boyandı kızıla
Kan ile destanları yazıla
Dağlar taşlar boyandı kızıla
Hakkın yolunda can feda ola

Bu marşa Sol Anahtarı Müzik Topluluğu Kıbrıs Bizim albümlerinde yer vermişlerdir. Dinlemek için tıklayınız.

https://www.youtube.com/watch?v=Zl4uzOyMGgM

Grev hakkında daha fazla bilgi almak isteyenler Kamil Tuncel’in KTÖS yayınlarından çıkan “Düşmana İnat Bir Gün Daha Yaşamak” adlı kitabına başvurabilirler.

1 http://can-kibrisim.blogspot.com.cy/2014/03/1948-maden-grevi.html